“Çifte Standart NATO’nun İtibarını Zedeliyor”
Kurtulmuş, NATO’nun kuruluş değerlerinin demokrasi, özgürlük ve egemenlik ilkeleri olduğunu hatırlatarak, bu ilkelerin yalnızca Ukrayna için değil, Filistin için de geçerli olması gerektiğini vurguladı. “Gazze’deki soykırım kampanyasına verilen cılız tepki, NATO’nun bölgedeki ortakları nezdinde güven kaybına neden oluyor” diyen Kurtulmuş, Batı’nın izlediği çifte standartlı tutumun kabul edilemez olduğunu dile getirdi.
“Filistin’de İşlenen Suçların Gerekçesi Olamaz”
Konuşmasında İsrail’in Gazze, Doğu Kudüs ve Batı Şeria’da sürdürdüğü saldırganlığın uluslararası hukukun açık ihlali olduğunu belirten Kurtulmuş, hiçbir gerekçenin bu suçları meşrulaştıramayacağını söyledi. “Failler sorumlu tutulmalı, hesap vermelidir” diyen Kurtulmuş, Netanyahu hükümetine yönelik bazı ülkelerden gelen yaptırımları memnuniyetle karşıladıklarını belirtti.
“Parlamenter Diplomasi Güçlenmeli”
NATO zirvesinde parlamenter diplomasinin rolüne de dikkat çeken TBMM Başkanı, İstanbul’da kurulan “Filistin’i Destekleyen Parlamentolar Grubu”nu hatırlatarak, daha fazla ülke meclisinin bu inisiyatife katılmaya davet edildiğini açıkladı. Kurtulmuş, ulusal parlamentoların barış ve adalet için ortak bir tutum sergilemesi gerektiğini vurguladı.
“Kurallar mı Galip Gelecek, Yoksa Kaba Kuvvet mi?”
Konuşmasının devamında İsrail’in yalnızca Filistin’e değil, Suriye, Lübnan ve son olarak İran’a da saldırdığını hatırlatan Kurtulmuş, diplomasiye dönüş çağrısında bulundu:
“İsrail’in bölgedeki saldırıları sona ermeli, müzakereler ve diplomasi yeniden başlamalıdır.”
Bu sürecin sadece Ortadoğu değil, tüm dünya için bir kırılma noktası olduğuna dikkat çeken Kurtulmuş, “Ukrayna ve Filistin, kuralların mı yoksa kaba kuvvetin mi galip geleceğini belirleyecek birer sınavdır” dedi.
“Adil Barış İçin İlkelerden Taviz Verilmemeli”
Numan Kurtulmuş, çok merkezli bir dünya düzenine geçişin yaşandığını belirterek, mevcut uluslararası sistemin yol ayrımında olduğunu söyledi.
“Barış sadece kılıçla değil, güçlü ilkelerle sağlanır. Kurallar olmadan güç, yalnızca despotizmi doğurur” diyerek, NATO’nun sadece askeri caydırıcılığa değil, adalet ve değer temelli bir vizyona da sahip olması gerektiğinin altını çizdi.