Papa Francesco’nun Türkiye Vasiyeti Ortaya Çıktı: “Ölürsem Halefim İznik’e Gitsin”
Katolik Dünyasında Tarihi Miras, Türkiye’ye Saygıyla Taçlanıyor
Katoliklerin ruhani lideri ve Vatikan Şehir Devleti Başkanı Papa Francesco’nun 21 Nisan’daki vefatı sonrası ortaya çıkan vasiyeti, Türkiye’nin manevi ve tarihi önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Papa Francesco’nun, “Ben hayatta olmazsam halefim mutlaka İznik’e gitsin” sözleriyle bıraktığı bu anlamlı çağrı, Vatikan’da derin yankı buldu.
Bu doğrultuda, 8 Mayıs’ta seçilen yeni Papa 14. Leo’nun yıl içinde Türkiye’yi ziyaret etmesi bekleniyor. Vatikan kaynakları, bu ziyaretin İznik Konsili’nin 1700. yıldönümü vesilesiyle planlandığını, ancak Papa’nın İznik ziyaretini “tarihi ve birleştirici bir görev” olarak göreceğini belirtiyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Daveti Bekleniyor
Ziyaretin hayata geçebilmesi için protokol gereği Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın resmi davet mektubu göndermesi gerekiyor. Bu durumda ziyaret, “devlet ziyareti” statüsünde gerçekleştirilecek. Papa’nın Ankara’da Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bir görüşme yapması ve ardından İznik’e geçmesi planlanıyor.
Türkiye’nin diplomatik ağırlığı ve dinler arası diyaloğa sunduğu katkılar, bu ziyaretin hem dini hem diplomatik düzeyde çok önemli sonuçlar doğuracağına işaret ediyor.
İznik Konsili’nin Sembol Değeri
325 yılında toplanan Birinci İznik Konsili, Hristiyanlık tarihinde ilk evrensel kilise meclisi olarak kabul ediliyor. Paskalya tarihinin belirlenmesi ve Hristiyan inanç doktrininin şekillendirilmesi açısından büyük öneme sahip olan bu konsil, “kiliselerin birliği” açısından da derin bir sembol taşıyor.
Papa Francesco, sağlığında bu etkinliğe büyük önem atfetmiş, Patrik Bartholomeos ile İznik’te bir araya gelerek ortak ayin düzenlemeyi planlamıştı. Vefatıyla ertelenen bu plan, şimdi Papa 14. Leo’nun inisiyatifine geçmiş durumda.
Türkiye, Kültürel ve Dini Diyaloğun Merkezi Olma Yolunda
İznik’in evrensel tarihindeki bu kritik rol, Türkiye’nin sadece coğrafi değil, medeniyetler ve inançlar arası buluşma noktası olma vizyonunu da güçlendiriyor. Ankara’nın barışa, hoşgörüye ve karşılıklı saygıya dayalı dış politikasının uluslararası toplumda karşılık bulması, bu tarz ziyaretlerle pekiştiriliyor.
Gerçekleşmesi hâlinde Papa 14. Leo, Türkiye’yi ziyaret eden beşinci Papa olacak. Bu da Türkiye’nin inançlar arası diplomasideki köklü rolünü bir kez daha teyit edecek.