İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Gündem Sadaka değil hakkımızı istiyoruz!

Sadaka değil hakkımızı istiyoruz!

Gündemin ortasına adeta bir bomba gibi düşen 7. Kamu Toplu Sözleşmesi'nin görüşmeleri memurları ve memur emeklilerini adeta şoka soktu.

MUHABİR: Hüsamettin Ozan Aslan

HABER: ANIL BODUÇ - SAHİM-SEN Genel Başkanı Özlem Akarken, sadaka değil, insanca, eğitimlerinin karşılığı olan bir ücret istediklerini belirterek, “İğneden ipliğe her şeye her gün gelen zamlardan dolayı bu zam oranını duyunca kendimizi bir komedi filminin içinde zannettik” dedi.

Memur ve memur emeklisini ilgilendiren 7. Kamu Toplu Sözleşmesi'nde süreç devam ediyor. İlk zam teklifi ile ilgili resmen ‘hayal kırıklığı’ yaşadıklarını ifade eden Sağlık Hizmetleri Sendikası (SAHİM-SEN) Genel Başkanı Özlem Akarken, “Kamu çalışanı ve emeklilerine teklif edilen zammı kabul etmiyoruz. İğneden ipliğe her şeye her gün gelen zamlardan dolayı bu zam oranını duyunca kendimizi bir komedi filminin içinde zannettik. Ama maalesef komedi filmi değil hayatın gerçekleri yüzümüze tabiri caizse bir tokat oldu. Türkiye yüzyılında artık geçinemiyoruz seslerini daha çok duyacağız. Orta direk diye bir sınıf kalmadı” dedi. Hükümet kanadının teklif ettiği rakamla ilgili Akarken, “Günümüz ekonomik şartlarına göre çok komik rakamlar. Biz sağlık kurum çalışanları artık ekonomist oldu. Geçenlerde bir ekonomist katıldığı bir programda kamu çalışanı ve emeklisi için 2024-2025 yılında zam verilmeyecek demişti. Hayaldi gerçek oldu. Bu zam ha verilmiş ha verilmemiş hiçbir anlamı yok” ifadesini kullandı.

Mesleğimize odaklanamıyoruz

Hükümetin sunduğu bu rakamların enflasyon oranlarının çok altında olduğunun özenle altını çizen SAHİM-SEN Başkanı Akarken, “Artık bizler kamu hizmeti verirken özellikle mesleğimize odaklanamayacağız. Akşam evimize götüreceğimiz ekmeğin yemeklik malzemesinin temizlik malzemesinin en ucuz nerde hangi markette ya da hangi internet sitesinde olduğuna odaklanacağız. Kamu çalışanı geçim derdini yani cüzdanını düşünme derdinde ama maalesef bu zamlarla geçinmek mümkün değil. En düşük kira bedelleri 10.000 TL’den başladığı ülkemizde bu zam teklifi bizimle dalga geçmektir. Keşke hükümetimiz zam oranını bu şekilde açıklayacağına hiçbir malzemeye 2 sene zam yapılmayacak kamu çalışanının en düşük memur maaşı 35.000 TL olacak diyebilseydi. Teklif edilen zam gelmeden mum gibi eridi. Misal temmuz ayında zam gelmeden önce manav reyonundaki sebze-meyvelerin fiyatına bir de zam geldikten sonra fiyatlarına bakın her şey % 100 zamlı… Ulaşım ücretleri zamlandı. Herkesin katığı olan simidin fiyatı el yakıyor. Sadaka değil, eğitimimizin ve yaptığımız işin karşılığı olan ücretleri istiyoruz” dedi.

Tek kalem maaş talep ediyoruz

Son olarak Akarken şu açıklamalarda bulundu: “Bizler diyoruz ki yüzdelik komik zam oranları değil. Taban aylık gösterge rakamı 2.000 olarak güncellenmelidir. Toplu sözleşmesi ikramiyesi iptal edilerek, “Üyelik ödentisi kesilen kamu görevlilerine’’ 2.000 olan taban aylık gösterge rakamına ilaveten 50 gösterge rakamı ilave edilmelidir. Kıdem aylık gösterge rakamı her bir hizmet yılı için 40 olarak güncellenmelidir. Aylık gösterge tablosundaki rakamlar en az %50 oranında artırılmalıdır. Yani bizim istediğimiz kısacası katsayı düzenlenmesi yapılarak emekliliğe yansıyacak tek kalem maaş talep ediyoruz. Komik zam oranları değil gelecek vaad eden Türkiye yüzyılına yaraşır düzenlemeler talep ediyoruz. Bizler, eğitime saygıyı beklerken liyakat gelecek günleri sevmiştik. Bizler, Türkiye yüzyılında hayatımıza güzelliklerle dokunulmasını istiyoruz. Bizler, kamu çalışanının ve emeklisinin sesi olmak istedik. Emeğin gerçek taleplerini ilettik. İletmeye devam edeceğiz. Enflasyonun yüzde yüzü geçtiği yaşam koşullarından anlaşılıyor. TUİK in açıklamalarına inat. Bu teklifler yetersiz değil maalesef komik.Yapılacak memur maaş artışları ülkemizin ,gelişmiş ülkelere ya da gelişmiş ülkelere doğru ilerlemenin göstergesi olmakla beraber ,hangi yöne evrileceğine dair atılacak en büyük adım olacaktır. Devletin memuru ve emeklisiyle dalga geçer gibi zam teklifi yapılmamalıdır. Önümüzdeki sene hekim dışı personelinde ülke dışına akışı olacak. Çalışacak nitelikli sağlık kurum çalışanı bulamayacaklar.”