Sakarya ile Kocaeli’nin içme suyu kaynağı olan ve aynı zamanda bölgenin önemli turizm merkezlerinden biri olarak bilinen Sapanca Gölü'nde ortaya çıkan kabarcıklar halkta endişe yarattı. Göl yüzeyine çıkan ve “su kaynıyor” benzetmesine yol açan bu kabarcıklar, su seviyesindeki düşüşle birlikte daha belirgin hale gelirken, olay su altı ve drone görüntüleriyle kayıt altına alındı.
Durumu ilk fark eden ve sosyal medyada paylaşarak geniş kitlelere ulaştıran dalgıç ve balıkçı Güngör Demirci, kabarcıkların sıklaştığı bölgeye dalış yaparak o anları görüntüledi. Kısa sürede viral olan görüntüler sonrası gözler uzmanlara çevrildi.

Jeofizik Uzmanından Açıklama: “Deprem Habercisi Diyemeyiz, Ama Gözlem Önemli”
Sakarya Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü'nden Prof. Dr. Murat Utkucu, bölgede yaptığı incelemelerin ardından önemli değerlendirmelerde bulundu. Sapanca Gölü'nün, Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde yer aldığını vurgulayan Utkucu, “1999 yılında gerçekleşen büyük deprem bu hattın karakteristik sarsıntısıydı. Aynı büyüklükte yeni bir depremin yeniden oluşabilmesi için genellikle 100 yıl geçmesi gerekir” ifadelerini kullandı.
Kabarcıkların fay hattına bağlı doğal gaz ve su çıkışları olabileceğini belirten Utkucu, “Bu tarz anomaliler tek başına büyük bir depremin habercisi olarak değerlendirilemez. Deprem bilimi çoklu belirteçler üzerine kuruludur. Radon gazı çıkışları, yer kabuğu hareketleri, su seviyesindeki ani değişiklikler gibi unsurların birlikte gözlemlenmesi gerekir” dedi.

“Su Kütleleri Faylar Üzerinde Etki Yaratabilir”
Sapanca Gölü’nde dikkat çeken bir diğer unsur da su seviyesindeki ciddi düşüş. Utkucu, bu düşüşün yer altındaki gözenek sıvı basıncını değiştirmiş olabileceğine dikkat çekti:
“Su kütlesi azaldıkça fay üzerindeki denge de değişiyor. Bu durum, mikro düzeyde hareketlenmelere ve gaz çıkışlarına neden olabilir. Benzer durumu geçmişte Van Gölü çevresinde de gözlemledik. Ancak her gözlem mutlaka ölçülmeli ve bilimsel olarak analiz edilmeli.”
Vatandaşlara Uyarı: “Hazırlıklı Olmak Gerekir”
Utkucu, açıklamasının sonunda bölgede yaşayan vatandaşlara çağrıda bulundu:
“Bu bölgede 3 ila 5 büyüklüğündeki depremler her zaman mümkündür. Göl çevresi aktif fay hattı üzerindedir. Bu nedenle büyük deprem olmasa dahi her zaman hazırlıklı olmak, yapısal tedbirler almak gerekir.”