Hatay’ın Erzin ilçesinde yaşanan olay, sosyal medya ile ebeveyn sorumluluğu arasındaki çizginin ne kadar tehlikeli bir şekilde bulanabildiğini bir kez daha gözler önüne serdi. 16 yaşındaki E.N.Ç., babası Ö.Ç. tarafından TikTok üzerinden yapılan yayınlarda dans ettirilerek istismar edildi. Bu yayınlar, kısa sürede binlerce kullanıcıya ulaştı ve kamuoyunun sert tepkisini çekti.
Sosyal medyada ortaya çıkan videolarda, genç kızın dans ettiği ve babasının izleyicilerden “hediye” adı altında maddi destek talep ettiği görüldü. TikTok'un dijital para sistemi üzerinden yayın yapılan bu içerikler, etik sınırları ihlal ettiği gibi, çocuğun fiziksel ve ruhsal sağlığı açısından da ciddi bir tehdit oluşturdu. Olay, yalnızca bir "sosyal medya olayı" olmaktan çıkarak, hukuki ve toplumsal bir meseleye dönüştü.
aile korumaya alındı, baba cezaevine gönderildi
Görüntülerin hızla yayılması sonrası Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı duruma müdahale etti. Bakanlık ekipleri, çocuğun bulunduğu adresi tespit ederek hemen harekete geçti. Yapılan sağlık kontrollerinin ardından E.N.Ç. devlet koruması altına alındı. Uzmanlar eşliğinde başlatılan psikososyal destek süreci, çocuğun güvenliğini sağlamayı ve yaşadığı travmayı hafifletmeyi hedefliyor.
Baba Ö.Ç. ise emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Mahkeme tarafından tutuklanan şahıs, çıkarıldığı hakimlikçe cezaevine gönderildi. Bakanlık tarafından yapılan açıklamada, “sürecin titizlikle takip edildiği” ve mağdur çocuğun haklarının korunması adına hukuki sürece müdahil olunduğu bildirildi.
bir beğeni uğruna çocuk istismarı
Bu vaka, sosyal medya platformlarında yaşanan aile içi dinamiklerin ne kadar kolay suistimal edilebileceğini gösteriyor. Dijital şöhretin cazibesi ve para kazanma motivasyonu, bazı ebeveynleri çocuklarının haklarını ve güvenliğini hiçe sayarak sınırları aşmaya itiyor.
TikTok gibi platformlar, gençlerin yaratıcılığını sergilemesi için bir alan sunsa da, denetimsiz içerik üretimi ve ebeveyn kontrolünün eksikliği, trajik sonuçlara yol açabiliyor. Bu nedenle uzmanlar, çocukların sosyal medya kullanımı konusunda hem ailelerin hem de platformların daha sorumlu hareket etmesi gerektiğini vurguluyor.