Tarımda Yeni Dönem, Türkiye'de Güçlü Yarınlar
Türkiye tarımda yeni bir sayfa açıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen 4. Ziraat Bankası Tarım Ekosistemi Buluşması’nda, çiftçiye nefes aldıracak yepyeni kredi desteklerini duyurdu.
Erdoğan, sadece rakam açıklamadı; aynı zamanda çarpıtılan algılara, yolsuzluk batağına saplanan muhalefete ve üretimi karalamaya çalışanlara da sert mesajlar gönderdi.
Bu açıklamalar, hem ekonomik kalkınmaya hem de tarımın yeniden stratejik öncelik haline getirildiğine işaret etti.
65 İlde Zirai Don Felaketi
Erdoğan, Mart-Nisan aylarında yaşanan don olaylarından etkilenen 65 ildeki tüm çiftçilere, zararlarının Kasım ayına kadar karşılanacağının altını çizdi.
Sigortalı veya sigortasız ayrımı yapılmadan, zararların tamamı devlet eliyle tazmin edilecek.
Bu adım, “afet anında çiftçiyi yalnız bıraktı” şeklindeki söylemleri de net şekilde boşa çıkardı.
10 Milyon TL'ye Kadar Sera Kredisi
Sera yatırımlarında tarihi fırsat: 10 milyon TL’ye kadar kredi, 1 yıl ana para ödemesiz, Toplam 10 yıl vade ile üreticilerin hizmetinde.
Bu kredi sadece bir finansman değil, Türkiye’nin tarımda dijitalleşmeye ve modern üretim tekniklerine geçiş hamlesinin de temel taşı.
Büyükbaş Hayvancılıkta 5 Milyon TL Yatırım Kredisi
Erdoğan, et ve süt üreticilerini hedefleyen yeni destek programını açıkladı: 5 milyon TL’ye kadar yatırım kredisi, 1 yıl ödemesiz, Toplam 7 yıl vade, Genç ve kadın çiftçilere özel %10 özkaynak oranı imkanıyla, kırsalda genç nüfusu tutma hedefinin güçlü bir parçası olacak.
Küçükbaş Hayvancılıkta Limit İkiye Katlandı
“Köyümde Yaşamak İçin Bir Sürü Nedenim Var” projesi kapsamında verilen kredi limiti, 600 bin TL’den 1 milyon 200 bin TL’ye çıkarıldı.
Bu artış, sadece finansal destek değil, aynı zamanda kırsal ekonominin kalkındırılması, göçün tersine çevrilmesi anlamına geliyor.
Geri Dönüş Oranı %97, Borç Değil Yatırım Gerçeği
Muhalefetin çiftçi borçlanıyor iddialarına sert çıkan Erdoğan: “Kredi geri dönüş oranı %97, Ziraat Bankası’nda bu oran %99’a ulaşıyor” dedi.
Bu, çiftçinin borç batağında değil; yatırım yapan, üreten bir noktada olduğunu açıkça gösteriyor.
Muhalefetin bilinçli şekilde oluşturduğu karanlık tablo, Erdoğan’ın rakamlarla çizdiği gerçek tabloyla çürütüldü.
Şaibeyle Yatıp, Butlanla Kalkıyorlar”
Konuşmasında İstanbul’daki çöküş düzenine de dikkat çeken Erdoğan, şu ifadelerle gündeme damga vurdu:
“İstanbul’u zehirli sarmaşık gibi saran suç örgütü kimleri maaşa, kimleri haraca bağlamış; yavaş yavaş ortaya çıkıyor. Biz milletle meşgulüz, onlar şaibeyle.”
Bu açıklamalarla, hem yerel yönetimlerdeki yozlaşmaya hem de “sözde reformcu” muhalefetin maskesine doğrudan işaret edildi.
Muhalefetin Kalite Sorunu ve Yabancıya El Açması
Erdoğan’ın eleştirileri sadece ekonomiyle sınırlı kalmadı.
Muhalefetin, yabancı siyasetçilerin önünde “el pençe durarak” Türkiye’ye baskı talep etmesini, “Kuvayı Milliyeci” edebiyatı yapıp milli iradeye karşı pozisyon almalarını, şu sözlerle eleştirdi:
“Ülke çağ atlıyor, ama bunlar zihniyet olarak yerinde sayıyor. Kalite sorunu, vizyon yokluğu maalesef kronik hale geldi.”