Bodrum Turizminde Yeni Dönem
Bodrum’da turizm sektörü bu sezon yalnızca denize sıfır konum ve lüks olanaklarla değil, sürdürülebilirlik odaklı yatırımlar ve sıkı denetim süreçleriyle öne çıkıyor. Artan yangın riski, yaşanan depremler ve turist beklentilerinin değişimi, tesisleri yeni bir yol haritası çizmeye yönlendiriyor. Bu doğrultuda dikkat çeken tesislerden biri olan Rammos Managed by Dedeman, çevreci yatırımlarını kapsamlı güvenlik önlemleriyle birleştirerek rekabette fark yaratıyor.
Güneş Enerjili Otel: Karbon Ayak İzini Azaltan Yeni Nesil Turizm Modeli
Bodrum Otelciler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi ve Rammos Managed by Dedeman Genel Müdürü Beste Küçük, otelin çatısına kurdukları 368 panelden oluşan güneş enerjisi santraliyle (GES), yılda yaklaşık 250 bin MWh elektrik üretimi hedeflediklerini açıkladı. Bu yatırımla birlikte tesis, enerji ihtiyacının büyük bir kısmını kendi üretimiyle karşılamayı hedefliyor.
Küçük, bu hamleyle sadece çevreye duyarlı bir yaklaşım sergilemediklerini, aynı zamanda misafirlere daha sürdürülebilir bir konaklama deneyimi sunduklarını vurguluyor. GES’e ek olarak; su tasarrufu sağlayan armatürler, atık ayrıştırma sistemleri ve karbon telafi sertifikasyon süreçleriyle de çevresel sorumluluklarını pekiştiriyorlar.
Denetim Standartları Yükseliyor: ABTA ve HACCP Uyumlu Risk Haritaları Devrede
Rammos, sadece sürdürülebilirlik değil, afet güvenliği konusunda da sektörde örnek alınacak bir yaklaşım sergiliyor. Otel, bu sezon güvenliği artırmak adına BIX Kurumsal iş birliğiyle ABTA ve HACCP standartlarına uygun sağlık, gıda ve yangın güvenliği protokollerini hayata geçirdi.
Küçük’ün verdiği bilgilere göre, su ve yangın riski değerlendirme haritaları hazırlandı; acil durum sistemleri yapı ile bütünleşik şekilde planlandı. Yılda iki kez düzenlenen tatbikatlarla personelin refleksleri güçlendirilirken, havuz ve SPA alanlarında Lejyonella bakterisi riskine karşı özel önlemler alındı.
Yeni Hizmetler: Su Sporları ve Gastronomik Yarım Pansiyon Deneyimi
Rammos’un bu sezon sunduğu yenilikler çevre ve güvenlik odaklı yatırımlarla sınırlı değil. Misafir beklentilerine göre şekillendirilen hizmetlerin başında su sporları geliyor. Jet ski’den kano turlarına kadar pek çok seçeneğin profesyonel ekipler eşliğinde sunulduğu hizmet, deniz tutkunları için cazip bir alternatif oluşturuyor.
Gastronomi alanında ise yarım pansiyon konseptiyle farklılaşıyor. Otelin içindeki Rios restoran, açık büfe yerine taze ürünlerle hazırlanmış à la carte menüleriyle kişiselleştirilmiş bir yemek deneyimi sunuyor.
Turizmde Yeni Eksen: Sadece Tatil Değil, Güvenli ve Sürdürülebilir Bir Deneyim
Bodrum’da turizm sektörü artık sadece konfor ve konum üzerinden değil, çevreye ve güvenliğe duyarlılık temelinde şekilleniyor. Yangın ve deprem gibi afetlere karşı hazırlık seviyesini artıran, enerji ve su tüketimini azaltan, misafirlerini bilinçli tercihler yapmaya yönlendiren tesisler öne çıkıyor. Rammos Managed by Dedeman, bu yeni dönemin dikkat çeken örneklerinden biri olarak, turizmde sürdürülebilirliğin rekabet avantajına dönüşebileceğini ortaya koyuyor.