Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Brezilya'nın Belem kentinde düzenlenen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 30. Taraflar Konferansı (COP30) kapsamında gerçekleştirilen “COP30 Liderler Zirvesi”nde önemli mesajlar verdi. Yılmaz, Türkiye'nin 2026 yılında düzenlenmesi planlanan COP31 Zirvesi için ev sahipliği adaylığını resmen açıkladığını duyurdu.
“Küresel iklim gündemini güçlendirmeye kararlıyız”
Liderler Zirvesi Genel Kurulu’nun açılış oturumunda konuşan Yılmaz, Türkiye’nin iklim değişikliğiyle mücadelede sadece ulusal düzeyde değil, küresel ölçekte de aktif bir rol üstlenmeye hazır olduğunu belirtti. Türkiye’nin iklim diplomasisinde kuzey ve güney arasında köprü rolü üstlenme vizyonunu vurgulayan Yılmaz, bu rolün adil ve ortak sorumluluk ilkesi çerçevesinde şekilleneceğini ifade etti.
“Artık somut adımlar zamanı”
Yılmaz, iklim krizinin artık yalnızca çevresel değil, aynı zamanda ekonomik ve sosyal boyutları olan karmaşık bir küresel sorun haline geldiğine işaret ederek şunları söyledi:
“On yıl önce ortak umutlarla başladık, artık o umutları somut adımlara dönüştürme zamanı geldi. COP29’da üzerinde uzlaşılan finans anlaşmasının tam ve zamanında uygulanması, iklim hedefleriyle uyumlu kalkınma politikaları açısından kritik önemde.”

Net-sıfır emisyon ve Sıfır Atık vurgusu
Türkiye’nin iklim taahhütlerine ilişkin güncel adımları da paylaşan Yılmaz, 2053 yılına kadar net-sıfır emisyon hedefi doğrultusunda kararlı bir yol haritası izlediklerini söyledi.
Türkiye'nin toplam kurulu güç kapasitesinde yenilenebilir enerjinin payının %60’ın üzerine çıktığını belirten Yılmaz,
Sıfır Atık Girişimi’nin hem ulusal hem de küresel düzeyde yaygınlaştırıldığını,
Sanayide düşük karbonlu teknolojiler ve döngüsel ekonomi uygulamalarının benimsendiğini,
Demiryolu taşımacılığı ve elektrikli araçlara geçişin hızlandırıldığını aktardı.
İlk “İklim Kanunu” ve yeni hedefler
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçtiğimiz aylarda duyurduğu gibi, Türkiye’nin 2035 yılı için emisyon hedefini 643 milyon tona indirdiğini hatırlatan Yılmaz, bu hedeflerin yeni Ulusal Katkı Beyanı (NDC) kapsamında güncellendiğini söyledi. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kabul ettiği İklim Kanunu ile birlikte:
Emisyon Ticaret Sistemi,
Yeşil Finans Stratejisi,
ve Ulusal Yeşil Taksonomi alanlarında çalışmaların son aşamaya geldiği bilgisini paylaştı.
“Türkiye, küresel işbirliğini büyütmeye hazır”
Konuşmasının sonunda Türkiye'nin adil, hakkaniyetli ve ortak fakat farklılaştırılmış sorumluluk ilkesi çerçevesinde yürütülecek her türlü iklim eylemine destek vereceğini belirten Yılmaz, uluslararası toplumla işbirliğine açık olduklarını ve COP31 ev sahipliğiyle bu kararlılığı güçlendirmek istediklerini vurguladı.