İstanbul
Parçalı bulutlu
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Gündem Türkiye memelilerinin yüzde 70’i bu koleksiyonda

Türkiye memelilerinin yüzde 70’i bu koleksiyonda

SAMSUN Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Fen Fakültesi’ndeki ‘Prof. Dr. Salih Doğramacı Memeli Hayvanlar Koleksiyonu’nda Türkiye’deki memeli türlerinin yüzde 70’i temsil ediliyor.

(DHA)-  Yaklaşık 53 yıllık bir birikim olduğunu belirten öğretim üyesi Prof. Dr. Haluk Kefelioğlu, “Bu koleksiyon, Anadolu’da yaşamış tüm memeli hayvanların gelecek nesillere aktarılması ve dünya bilimine katkı sağlamak açısından önemli bir bilimsel çalışmadır” dedi.
İlk örneklerini 1970’li yıllarda Prof. Dr. Salih Doğramacı’nın topladığı ve Türkiye’de yaşayan memeli hayvan türlerinin yaklaşık 100 tanesinin toplanarak tahnit yöntemi ile doldurulup korunduğu OMÜ Fen Fakültesi’ndeki ‘Prof. Dr. Salih Doğramacı Memeli Hayvanlar Koleksiyonu’, bilimsel araştırmalara ışık tutuyor. Koleksiyonun yurt içi ve yurt dışından bilim insanları ve araştırmacılar için önemli bir kaynak oluşturduğunu söyleyen Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Haluk Kefelioğlu, “Bu koleksiyon, Anadolu’da yaşamış tüm memeli hayvanların gelecek nesillere aktarılması ve dünya bilimine katkı sağlamak açısından önemli bir bilimsel çalışmadır” ifadelerini kullandı.
TÜRKİYE’DE YAKLAŞIK 160 MEMELİ TÜRÜ VAR
Prof. Dr. Salih Doğramacı Memeli Hayvanlar Koleksiyonu’nun Türkiye’nin en büyük memeli hayvan koleksiyonu olduğunu söyleyen Prof. Dr. Haluk Kefelioğlu, “Müzeler daha büyük alanlar olduğu için üniversitemiz müze yapma hazırlığında. Eğer bu gerçekleşirse koleksiyonumuz müze olarak sergilenecek. Türkiye memelilerinin yaklaşık 160 türü var. Buna denizlerde yaşayanlar da dahildir. İçerisinde bulunduğumuz müze, bu anlamda Türkiye’nin en büyük müzesidir. Burada yaklaşık 100 memeli hayvan türü vardır. Türkiye memelilerinin yüzde 70’ini temsil edebilecek kadar örneğimiz var. Bu tip koleksiyonlar, müzeler biyoçeşitlilik bakımından oldukça önemli. Avrupalıların deyimiyle Anadolu, bir kıta özelliği taşıyor. Bunun gerekçesi de buradaki tür çeşitliliğinin fazlalığıdır. Bir kıtada olabilecek kadar tür çeşitliliği, Anadolu’da mevcuttur. Memeli hayvanlar koleksiyonumuzda amaç bu örnekleri toplayarak onları uygun yöntemlerle saklayıp bunu gelecek nesillere aktarmak. Tahnit adı verilen içini doldurma yöntemiyle iyi korunduğu sürece, bu tür koleksiyonlar ilaçlarla çok iyi korunur ve yüzlerce yıl saklanabilir” diye konuştu.
ULUSLARARASI ARAŞTIRMACILAR BURADA İNCELEME YAPIYOR
Koleksiyonda yaklaşık 53 yıllık bir birikim olduğunu, kendisinin de yaptığı çalışmaları sırasında 2 yeni tür bir de alt tür teşhis ederek koleksiyona dahil ettiğini söyleyen Prof. Dr. Kefelioğlu, “Bizden sonraki nesiller, 100 yıl önce 200 yıl önce hangi canlılar yaşıyordu, neler oluyordu bu tarz müzelerden bunları inceleme şansı bulacak. Burası bir anlamda gelecek nesillere biyozenginliğimizi, biyoçeşitliliğimizi aktaran alanlardır. Prof. Dr. Salih Doğramacı ile başlayan bu koleksiyon, 1970’li yılardan itibaren toplanan örneklerden oluşuyor. Ben de yaklaşık 35 yıldır örnek topluyorum ve üzerinde bilimsel çalışmalar yapıyoruz. Bu örnekleri inceleyip makaleler halinde yurt dışında ve yurt içinde yayınlıyoruz. Şu anda müzemizde benim tarafımdan toplanıp dünya için teşhis edilen 2 yeni tür 1 tane de yeni alt tür var. Yani müzemiz dünya biyoçeşitliliğine de önemli katkıları sağlıyor” dedi. (DHA)

FOTOĞRAFLI