İstanbul
Açık
16°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi İstanbul Haberleri Beykoz Üniversitesi’nde ‘Gazze’ paneli

Beykoz Üniversitesi’nde ‘Gazze’ paneli

"Gazze Savaşı: İnsani Boyut, Uluslararası Aktörler ve Senaryolar" paneli düzenlendi.

KAYNAK: DHA

Beykoz Üniversitesi'nde "Gazze Savaşı: İnsani Boyut, Uluslararası Aktörler ve Senaryolar" paneli düzenlendi. Panel kapsamında Gazze bölgesi, Avrupa'nın tavrı ve savaşın Türkiye açısından değerlendirmesini yapan konuşmacılar öğrencilerle deneyimlerini paylaştı ve soruları yanıtladı.

Beykoz Üniversitesi Kavacık Yerleşkesi Konferans Salonu'nda düzenlenen "Gazze Savaşı: İnsani Boyut, Uluslararası Aktörler ve Senaryolar" panelinin moderatörlüğünü Beykoz Üniversitesi Sosyal Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Kasım Han üstlendi. Panelde; Beykoz Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Sosyal Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Burak Küntay, Nişantaşı Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çiğdem Üstün, Gazeteci ve Gazeteci Nevzat Çiçek ile Gazeteci Mehmet Akif Ersoy konuşmacı olarak yer aldı. Konuya dair bilgi birikimleri ile savaş bölgesinden izlenimlerini aktaran konuşmacılar Gazze'ye dair genel bir değerlendirme yaptı. Konuşmacılar, Gazze Savaşı'nın farklı boyutlarını analiz ederek, uluslararası aktörlerin rolünü değerlendirdi ve kendi deneyimlerini öğrencilerle paylaştı.

ERSOY: BU SAVAŞ ABD İSTERSE BİTECEK BİR SAVAŞ

Gazeteci Mehmet Akif Ersoy sahada yaşananları ve Arap dünyasına etkilerinden bahsederken şöyle konuştu:

"Bu savaş ABD isterse bitecek bir savaş. İsrail ben güvende değilim algısını yaymaya devam ediyor. Bu algı ile de hareket ediyor. Zamanında Arjantin'den gelen Museviler, Filistin'de yaşayan insanların yerine yerleştirildi. Bu bir travma, yerinden edilen insanlar pasif bir direniş halinde. Direnç gösterenler ise öldürülüyor. Bu iklimde büyüyen çocuklar ne yazık ki annesinin cenazesi başında ağlayan çocuklar. Burada böyle bir coğrafya var. Genel olarak baktığımız zaman 1948'den bu yana mevzi kaybedilmiş durumda. Aslında mesele üzerine sadece konuşuyoruz."

"İSRAİL İÇİN HEDEFİN TANIMI YOK"

Bölgeye dair görüşlerini aktaran Nevzat Çiçek, öldürülen sivilleri hatırlatarak şunları söyledi:

"İsrail için hedefin tanımı yok. Bildiğimiz gibi Gazze Üniversitesi Rektörü öldürüldü. Çocuk, kadın, erkek, gazeteci, rektör… herkes öldürülüyor. Filistin meselesi öncesinde insanlığın meselesiydi, sonra Müslümanların meselesi oldu, sonra Arapların meselesi, sonra Filistinlilerin en sonunda ise Hamas'ın meselesi haline geldi. Bu konuya baktığımız zaman itikadi ve siyasi boyutları olduğunu görüyoruz. Türkiye özelinde ise Filistin meselesi, duygusal olmanın çok ötesinde stratejik bir noktada yer alıyor."

Nişantaşı Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çiğdem Üstün, Avrupa Birliği'nin bölgedeki insani ve kalkınma yardımlarıyla ilgili bir değerlendirme yaparken, yardımların genellikle problemli olduğuna dikkat çekti. Özellikle, 7 Ekim tarihinden sonra AB içinde ortaya çıkan karışıklıkların ve farklı tutumların, bölgeye yönelik yardım politikalarında nasıl bir etki yarattığını vurguladı. Bu çerçevede, Avrupa'nın bölgesel konulardaki tutumlarının zaman içinde nasıl evrildiğine dair kapsamlı değerlendirme yaptı.

Beykoz Üniversitesi Rektör Yardımcısı, Sosyal Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Burak Küntay, Orta Doğu siyasetinin anlaşılması için bölgenin tarihine olan vurgusunu belirtti. Medeniyetlerin tarih sahnesinde nasıl süzgeçlerden geçtiği, bölgenin geçmişteki kayıpları, günümüze ulaşma süreci ve bu süreçte yaşanan hesaplaşmalar hakkında katılımcılara detaylı bilgiler verdi. Bölge tarihindeki önemli yapı taşlarını vurgulayarak, Orta Doğu'nun karmaşık siyasi dinamiklerini daha iyi anlamak için tarihsel bir bakış açısının ne kadar önemli olduğunu vurguladı. Bu bağlamda, katılımcılara derinlemesine bir perspektif sunarak, bölgesel konularda bilinçlenmelerine katkı sağladı.