Harem Otogarı’nda bir polis memuruna bağırarak tepki gösteren S.E. isimli kadın hakkında İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlatmıştı. Sosyal medyada da büyük tepki çeken görüntülerde, S.E’nin görevi başındaki polis memuruna bağırdığı, kolundan çekiştirdiği dikkat çekti. Gözaltına alınarak tutuklanması talebiyle mahkemeye sevk edilen S.E., adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı S.E. hakkında “polise direnme” suçlamasıyla başlatılan soruşturma sürüyor.
Şikayetçi polis memurları S.C. ve M.Y.’nin ifadeleri de soruşturma dosyasına girdi. DHA muhabirinin edindiği bilgilere göre polis memuru S.C. ifadesinde şunları anlattı.
“Üsküdar Devriye Ekipler Amirliği’ne bağlı görev yapıyorum. 12 Eylül 2020 günü saat 23.45’te haber merkezinin Harem Otogarı’nda kadına şiddet anonsu geçmesi üzerine ivedilikle olay yerine geçtik. Burada bizi karşılayan ismini olay sebebiyle öğrendiğim M.A.Z. isimli kişi yine ismini orada öğrendiğim S.E. isimli kişi söz konusu işyerinin önünde karşısında oturuyordu. Şahsın yanına gittik ve durumun ne olduğunu sorduk. S.E. birden üzerimize yürüdü ve ‘o.. çocukları siz mi geldiniz’ diyerek hakaretlerde bulundu. Biz de kendisine sakin olmasını ve sorunun ne olduğunu söylemesini istedik. Bunun üzerine bize saldırmaya başladı. Direncini kırmak için kademeli olarak güç kullandığımız esnada ekip arkadaşım M.Y’nin karnını ısırdı. Ben de şahsa kelepçe takmak istedim. Fakat bu esnada bana da saldırdı. Eliyle kolumu ve karnımı çizdi. Kelepçeyi taktık araca doğru götürürken ‘bırakın beni o…çocukları anca bana gücünüz yetiyor’ şeklinde küfür ve hakaretlerde bulunup tekme atmaya çalıştı. Şahsı araca bindirdik. Aracın koltuklarına da tekme atmaya başladı. Fakat araçta herhangi bir hasar olmadı. Şahsı darp raporu almak için Haydarpaşa Numune Hastanesi’ne götürüyorduk, hastane yolunda iken ‘sizi öldürdüklerinde seviniyorum’ dedi.”
KARNIMI ISIRDI
Şikayetçi diğer polis memuru M.Y. ise ifadesinde şunları anlattı:
“Olay yerine gittiğimizde M.A.Z. isimli şahıs bizi karşıladı ve S.E.’nin sahibi olduğu dükkana geldiğini, telefon görüşmek için ankesörlü kart istediğini, kendisine yardımcı olduğunu anlattı. Daha sonra S.E.’nin kendisine ve dükkanına zarar verdiğini söyledi. S.E., bahse konu işyerinin karşısındaki bankta oturuyordu yanına gittim ve problemin ne olduğunu sordum. S.E'nin hal ve hareketlerinden alkollü olduğunu anladık. S.E. oturduğu banktan kalktı ve üzerimize yürümeye başladı. Sakin olması gerektiğini konuyu anlayıp yardımcı olacağımızı söyledim, üzerimize gelmeye devam ederek ‘o..çocukları’ tarzında hakaretlerde bulunarak tekme sallayıp elleri ile bana vurmaya başladı. Mukavemetini ve direncini sonlandırmak amacıyla kademeli olarak güç kullanarak kontrol altına almaya çalışırken benim karnımı sağ tarafını ısırdı. Bu sırada ekip arkadaşım S.C.’ye de saldırdı. Saldırı sırasında ‘o…çocukları sizi öldürdüklerinde seviniyorum’ şeklinde küfür ve hakaretlere devam etti. Daha sonra kademeli olarak zor kullanıp kelepçe taktık ve ekip otosuna bindirdik. Ekip otosuna binerken de bize karşı saldırısı devam etti. Şahsı ekip aracıyla hastaneye götürürken arkadan kelepçeli haldeyken elini pantolonunun içine sokarak kendi kalçasını tırnaklama başladı. Hastaneye geldiğimizde araçtan indikten sonra ‘beni taciz ettiler…’ dedi. “
İddiaya göre otogarda M.A.Z.'nin bulunduğu büfeye gelen S.E., telefon görüşmesi yapmak için ankesörlü kart istedi. Kartı aldıktan sonra tekrar büfeye gelen S.E., kendisine yanlış arama yaptırıldığını söyleyerek işletmedeki malzemeleri dağıtmaya başladı. Yaşanan olay sonrası çevredeki dükkan sahipleri durumu polis ekiplerine bildirdi. DHA
