Artvin Canavarı Kaç Kişiyi Öldürdü, Aslen Nereli, Baltalı Katil Kimdir?
Türkiye'nin yakın tarihinin en kan donduran seri katil dosyalarından biri olan ve "Artvin Canavarı" ya da "Baltalı Katil" olarak bilinen Adnan Çolak'ın vahşet dolu hikayesi, yıllar sonra bile tüyler ürpertmeye devam ediyor. Emekli Cinayet Dedektifi Savaş Kurtbaba'nın "Teknik Takip Kriminal Dosyalar" programında anlattığı olaylar, bir canavarın nasıl ortaya çıktığını ve bölge halkına yaşattığı 3 yıllık kâbusu gözler önüne seriyor. Peki, Adnan Çolak kimdir, kaç kişiyi öldürdü ve nasıl yakalandı? İşte Artvin Canavarı dosyasının tüm detayları.
Artvin Canavarı Adnan Çolak Kimdir?
"Baltalı Katil" olarak anılan Adnan Çolak, 1967 Artvin doğumludur. Cinayetleri işlediği dönemde 25 yaşındaydı ve çevresi tarafından tanınan, sıradan bir köy sakiniydi. Kurbanlarıyla aynı köylerde yaşayan, hatta onlarla komşuluk ilişkisi kuran Çolak, bu sayede kurbanlarının en savunmasız anlarını kolayca tespit edebiliyordu. Vahşi cinayetleri işlerken kullandığı yöntemler ve kurban profili, onun Türkiye'nin en acımasız seri katilleri arasına girmesine neden olmuştur.
Korku Dolu Yıllar: Cinayetler Nasıl Başladı?
Korku serisi, 16 Ekim 1992'de Artvin merkeze bağlı Seyitler köyünde başladı. Adnan Çolak, ilk kurbanları olan Hüseyin ve Asiye Korkmaz çiftini ve 15 yaşındaki kızlarını hedef aldı. Dedektif Savaş Kurtbaba'nın aktardığına göre, Çolak önce evin çatısını ateşe vererek aileyi dışarı çıkardı. Aile yangını söndürdükten sonra eve giren Asiye ve Hüseyin Korkmaz'ı baltayla vahşice katletti. Ardından 15 yaşındaki kızlarını kaçırarak 3 gün boyunca bir mağarada tecavüz etti.
Bu olaydan sonra yakalanmaması, Adnan Çolak'ın öldürme içgüdüsünü daha da tetikledi. Savaş Kurtbaba, "Birini öldürdükten sonra yakalanamaması, öldürme içgüdüsünü tetikliyor. Hepsinde gördüm," diyerek seri katillerin psikolojisindeki bu tehlikeli kırılma noktasına dikkat çekiyor.
Adnan Çolak, 1992 ve 1995 yılları arasında Artvin ve çevre köylerde toplam 11 kişiyi öldürdü. Bir kurbanı ise ağır yaralı olarak kurtulmayı başardı. Kurbanlarını özellikle tek başına veya savunmasız olan yaşlı insanlardan seçiyordu. Cinayetlerinde ise son derece vahşi yöntemler kullanıyordu:
Balta ve Keser: Cinayetlerin çoğunda balta veya keser kullanarak kurbanlarını parçalıyordu.
Boğma: Kurbanlarını kendi başörtüleriyle boğarak öldürdüğü de olmuştur.
Cinsel Saldırı: En kan dondurucu detay ise, kurbanları yaşlı kadınlar olmasına rağmen, ölmüş olsalar dahi onlara cinsel saldırıda bulunmasıydı. Savaş Kurtbaba, "Ölmüş olsa dahi cinsel tacizini yapmadan bırakmıyor," sözleriyle bu sapkınlığı vurguluyor.
"Seni Tanıdım" Sözü Sonunu Getirdi: Yakalanma Anı
11 cinayetin ardından, 1995 yılında son kurbanı olan 58 yaşındaki Hediye İpek'in evine girdi. Boğuşma sırasında Hediye İpek, kendisini çok iyi tanıdığı komşusu Adnan Çolak'ı fark ederek "Seni tanıdım!" diye bağırdı. Bu ifade, katilin sonunun başlangıcı oldu. Ağır yaralanan ancak hayatta kalmayı başaran Hediye İpek, hastanede kendine geldiğinde jandarmaya katilin kimliğini verdi.
Bu ifade üzerine Jandarma ekipleri, Adnan Çolak'ın evine baskın düzenledi. Evde yapılan aramada, daha önceki cinayetlerde çalınan bir telefon makinesi ve Hediye İpek'in kanının bulaştığı bir atlet bulundu. Bu deliller, 3 yıldır Artvin'i dehşete düşüren canavarın Adnan Çolak olduğunu kesinleştirdi.
İtirafları Kan Dondurdu: "Toplumu Rahatlatıyorum"
Yakalandıktan sonra sorguya alınan Adnan Çolak'ın ifadeleri, sapkın zihin yapısını ortaya koydu. Bir gazeteciye verdiği röportajda cinayetleri neden işlediğini şu tüyler ürpertici sözlerle anlattı:
"Yaşlı insanları öldürüyorsam da bunlar zaten zamanlarını doldurmuşlar. Onlar bizim yerimize fazladan yaşıyorlar. Belki de bizim kısmetimizi yiyorlar. Hem kendimi tatmin ediyorum, hem de onları öldürerek toplumu rahatlatıyorum."
Çolak, annesi ve babasıyla 11 yaşına kadar aynı yatakta yattığını ve onların cinsel birlikteliklerine tanık olduğunu, bu travmanın kendisini yaşlı kadınlara yönelttiğini iddia etti.
Yargılama Süreci ve Tartışmalı Tahliye
Adnan Çolak, 5 yıl süren bir yargılamanın ardından 6 kez idam ve 112 yıl ağır hapis cezasına çarptırıldı. Ancak Türkiye'de idam cezasının kaldırılması ve kamuoyunda "Rahşan Affı" olarak bilinen af yasası sayesinde cezası indirildi. Sadece 10 yıl cezaevinde kalan Adnan Çolak, 2005 yılında tahliye edildi.
Bugün nerede olduğu tam olarak bilinmeyen "Artvin Canavarı", 11 insanın canını almış olmasına rağmen serbestçe aramızda dolaşıyor. Bu durum, Türkiye'nin adalet sistemi ve cezasızlık politikaları üzerine en acı ve en somut örneklerden biri olarak hafızalardaki yerini koruyor.