Tunç Soyer’in Hayatı ve Siyasi Kariyeri
Tunç Soyer, 1 Ocak 1959’da Ankara’da doğdu. Eğitim hayatına Bornova Anadolu Lisesi’nde başlayan Soyer, ardından Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu. Yüksek lisans eğitimlerini İsviçre’de Webster Koleji’nde Uluslararası İlişkiler ve Dokuz Eylül Üniversitesi’nde Avrupa Birliği alanında tamamladı.
Üniversite yıllarında Ankara Sanat Tiyatrosu’nda oyunculuk ve yönetmen asistanlığı, Türk Haberler Ajansı’nda ise muhabirlik yaptı. Mezuniyetinin ardından turizm sektörüne yönelerek 1991’de Seferihisar’da bir tatil köyü kurdu ve yaklaşık 9 yıl yönetti.
Sivil toplum çalışmalarına da yoğun şekilde katıldı. Bornova Anadolu Lisesi Eğitim Vakfı’nda yönetim kurulu üyeliği ve başkanlık görevlerinde bulundu. 2003 yılında İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde başkan danışmanı olarak görev aldı. 2004-2006 yılları arasında İzmir Ticaret Odası’nda Dış İlişkiler Müdürlüğü ve Genel Sekreter Yardımcılığı yaptı.
2006’da Dışişleri Bakanlığı tarafından EXPO 2015 İzmir Yönlendirme Kurulu ve Yürütme Komitesi Genel Sekreterliği görevine getirildi.
Belediye Başkanlığı Dönemi
2009 yılında CHP’den Seferihisar Belediye Başkanı seçilen Soyer, burada uyguladığı “sakin şehir” politikalarıyla dikkat çekti. 2013’te merkezi İtalya’da bulunan Cittaslow Birliği’nin Genel Başkan Yardımcılığı görevine seçildi.
2014’te ikinci kez Seferihisar Belediye Başkanı olan Soyer, aynı yıl Sosyal Demokrat Belediyeler Derneği (SODEM) Yönetim Kurulu Başkanlığı’na getirildi.
31 Mart 2019 Yerel Seçimlerinde CHP’den İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı seçilerek görevine başladı.
Evli ve iki kız çocuğu babası olan Tunç Soyer, uzun yıllar boyunca İzmir’in yerel yönetiminde etkin bir isim oldu.
Tunç Soyer Neyle Suçlanıyor?
Eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu ve eski İZBETON AŞ Genel Müdürü Heval Savaş Kaya’nın da aralarında bulunduğu 65 sanık, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame kapsamında yargılanıyor.
Sanıklar hakkında öne çıkan suçlamalar:
İhaleye fesat karıştırma
Edimin ifasına fesat karıştırma
Nitelikli dolandırıcılık
Kooperatif projelerinde usulsüzlük
Savcılık, Soyer ve diğer sanıkların kooperatif projeleri üzerinden kamu kurumlarını ve kooperatif üyelerini zarara uğrattığı iddiasını öne sürdü. Hazırlanan iddianamede sanıkların 3 yıldan 45 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.
İzmir’de Yolsuzluk Davası ve İlk Duruşma
Dava, İzmir 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, Aliağa Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’nde görülmeye başlandı. Duruşmaya Tunç Soyer ve diğer tutuklu sanıklar katılırken, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve milletvekilleri de salonda hazır bulundu.
Duruşma salonu çevresinde yoğun güvenlik önlemleri alındı. İzleyiciler üst aramasından geçirilerek salona alınırken, telefon ve bilgisayar gibi cihazlarla girişe izin verilmedi.
Ayrıca, konut projelerinden evlerine kavuşamayan kooperatif mağdurları da duruşma günü kampüs önünde toplandı. Bazı mağdurlar, bir kamyonun üzerine “Kooperatif üyelerinden kamyon kamyon para gitti, evler hayal oldu! Bu nasıl garantörlük?” yazılı pankart astı.
Olayın Geçmişi
1 Temmuz’da başlatılan soruşturma kapsamında, İzmir Büyükşehir Belediyesi iştiraki İZBETON AŞ üzerinden taşeron şirketler aracılığıyla yolsuzluk yapıldığı iddia edildi. Sayıştay raporları, müfettiş incelemeleri ve bilirkişi raporları doğrultusunda çok sayıda isim gözaltına alındı.
İlk iddianamede “iş makinesi ve araç kiralanması hizmet alımı” üzerinden yolsuzluk yapıldığı iddiasıyla 56 şüpheli hakkında dava açıldı.
İkinci iddianamede “asfalt kaplaması, yol ve inşaat bakım-onarım işleri” ile ilgili 44 sanık hakkında dava açıldı.
Üçüncü ve en kapsamlı iddianame ise “kooperatif yolsuzluğu”na ilişkin olup, 65 sanığın yargılanmasına karar verildi.
Davanın Yankıları
Tunç Soyer’in tutuklu yargılandığı dava, yalnızca İzmir’de değil, tüm Türkiye’de geniş yankı uyandırdı. Bir yandan CHP ve siyasi parti temsilcileri davayı “siyasi baskı” olarak değerlendirirken, diğer yandan mağdur kooperatif üyeleri adalet talebiyle seslerini yükseltiyor.
Davanın ilerleyen süreçte İzmir siyaseti ve CHP içindeki dengeler üzerinde büyük etkiler yaratması bekleniyor.