İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

"AŞK GİBİ AYDINLIK ÖLÜM GİBİ KARANLIKTI GÜNEYDOĞU"

YAYINLAMA:

Son süreçte ne çok yazıyorum huzuru, güveni, düzeni, birliği, içimize derin nefesler çekmemizi

sağlayan durumları ve vesile olan isimleri.

Yazarken öncesini anımsatmaya da özen gösteriyorum. Öyle ya; öncesini unutanın geleceğini

kim bilir?

Evet Güneydoğu’nun geçmişten bu yana yareleri çok ve derin! Evet Güneydoğu’nun acılardan

yana yaşanmışlık sicili çok kabarık! Evet Güneydoğu çok ağladı! Evet Güneydoğu çok yoruldu!

Evet Güneydoğu’dan çok fazla eve şehit ateşi düştü!!
Ve evet; geçmişi ile ’Aşk gibi aydınlık ölüm gibi karanlıktı Güneydoğu’

Uzun yıllar yaşanan sıkıntılardan sonra bölge insanı terör, uyuşturucu ve korku perdelerinin

kaldırıldığı süreci önce şaşkınlıkla izledi, sonra güven hissini aldı ve bu rehabilitasyonu canı

gönülden destekledi.

Şimdi yazacaklarım belki de bu sürecin can damarı! Pekçok kişinin “acaba menfaatlerime bir şey

olur mu” düşüncesi ile yazıp dile getirmeyeceği cümleler!

Şu an neyin tam zamanı biliyor musunuz? Çıkıp; “evet yetmişlerden bu yana bölgede istenmeyen

durumlar yaşandı haklısınız kabul ediyorum, sizlerden temsil ettiğim ‘Devlet’ adına af diliyorum

ve yüreklerdeki travma tedavisi için varım” deme zamanı....
‘Devlet’in ana şefkati ile kucaklayıp geçmişin travmalarını tedavi zamanı’.

Devlet, vatandaşını göğsüne sımsıkı basmalı ve içindeki acı hatıraların biriktirdiği gözyaşı

nehirlerini Fırat misali akıtmasını sağlamalı ki yürekler huzurun taaa dibine vursun!
Bu millet; Çanakkale’de, Sarıkamış’ta, Antep’te, Urfa’da Vatan ve Millet uğruna yek beden

olmuştu. Sonra ne oldu da ayrıştırıldı sorusu yok artık zihinlerde. Çünkü herkes bunun sebeplerini

tiksinerek ve lanetler getirerek biliyor ve devletini sahipleniyor!

‘Askerin, polisin, valinin, kaymakamın sevgisi bu kadar zirveye ulaşmışken anaların

yüreğindeki onlarca yıllık travma tedavisi acilen başlamalı’.

Şu an bölgedeki idari kadro; zekasıyla, insani ilişkileriyle, cesaretleriyle ve muhteşem yürekleri

ile gerçekten alkışı hak ediyorken... Devletini layıkıyla temsil ediyorken...Büyük dualar alıyorken...

Vatandaşa doğru sağlam köprüler kuruyorken...
Uzun lafın özetiyle; Güneydoğu insanı bu kadroya hayranken acil olarak kalıcı ‘travma tedavileri’

konuşulmalı ve başlatılmalı Devlet tarafından!
Böylelikle bölgedeki idari kadroların hem yükü azaltılacak hem de kendi vicdanları ile belirledikleri

başarılı yol haritası yasalarda yer alarak daimi olacak.
Ve vatandaş şundan emin olacak; şimdi yaşanan huzur ve güven veren ortam geçici değil daimi!

‘Şimdi ekilecek travma tedavisi tohumları ile hem geçmişin ahını atacağız üzerimizden hem de

ileriye doğru kaybedecek başka nesilleri olmadan birlikte daha fazla güç bulacağız’


Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...