İstanbul
Parçalı bulutlu
9°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Ah güzel ülkem ah...!

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
Bir taraftan Avrupa Birliği (AB) bizi neden üyeliğe kabul etmiyor diye feryat ediyoruz ama üye olma şartlarını yerine getirmek için ise hiçbirşey yapmıyoruz.

Ne sıradan yurttaşımız ne sorumlu yöneticilerimiz ne devletimiz ne milletimiz ne de hiç kimsenin bu yönde bir adım attığı yok.

*

Hadi sıradan yurttaşımız istediği gibi hareket etmekte haklı diyelim ya sorumluluk sahibi yöneticilerimize, seçilmiş yöneticilerimize ne demeli?

Hele hele yeri geldiğinde mangalda kül bırakmayan belediye başkanlarımız ülkelerinin kalkınmasını ve ilerlemesini istiyorlarsa şayet (ki bütün belediye başkanları yeri geldiğinde bu yönde açıklamalar yapıyorlar) neden bu yönde adımlar atmazlar, çalışmalar yapmazlar?

*

Bakın mesela 6306 sayılı afet riski altındaki alanların iyileştirilmesi yönünde 2012 yılında çıkan kanun var.

Amacı; afet riski altındaki alanlar ile bu alanlar dışındaki riskli yapıların bulunduğu arsa ve arazilerde, fen ve sanat normlarına standartlarına uygun, sağlıklı ve güvenli yaşama çevrelerini teşkil etmek üzere iyileştirme, tasfiye ve yenilemelere dair usül ve esasları belirlemek olan kanunun uygulanması yönünde kim ne kadar adım atıyor dersiniz?

Hiç kimse!

*

Sebep ne?

Sebep basit.

Bu kanundan istifade etmek için işin içinde çok fazla rant yok.

Kamuoyunda kentsel dönüşüm olarak adlandırılan kanunda olan 6306 sayılı kanunun tam anlamıyla ülke genelinde sağlıklı bir şekilde uygulandığı gün imarı düzgün olan, gecekondusu olmayan, yapılaşması sağlıklı, alt yapısı sağlıklı kentlere sahip olacağız.

Bu aşamalarda da ilerleme kaydedildiği taktirde gelsin AB üyeliği.

*

Kimse şimdi bırak AB üyeliğini falan demesin.

Hele hele Rusya ile sorun yaşadığımız bugünlerde.

Bakın NATO üyeliğimiz olmasaydı şuanda ellerimizde Kırıkkale tüfeği göğüs göğüse muharebe halindeydik Rusya ile.

Neyse gelelim tekrar imar durumlarına.

*

AK Parti'nin son seçim vaatlerinde de vardı.

Boş araziler üzerine kurulan ve daha sonra da nüfus artışına paralel olarak yerleşimler genişledikçe şehir merkezlerinin içinde kalan sanayi siteleri, kentlerin gelişimini ve dönüşümünü engelledikleri için şehir dışına taşınacakları söylendi.

Bugünlerde bu durum Başbakan Davutoğlu tarafından tekrar gündeme getirildi.

*

Peki özellikle bölgemizdeki ilçelerde adım başı gözümüze çarpan bu sanayilerin şehir dışına taşınması için ilçe belediyelerimiz neler yapıyor dersiniz?

En son bir belediye başkanımız bu yönde bir açıklama yaptı mı dersiniz?

Ben duymadım açıkçası!

İyi de üç dönem beş dönem olmadı altı dönem belediye başkanlığı yapanlar ve yapmayı planlayanlar bu ve benzeri çalışmaları neden yapmazlar?

*

Yönetici oldukları şehirlerin geleceğini planlarlarken dünyadaki gelişmelere neden ayak uydurmazlar?

Alın size bir soru daha.

Makrolama denilen, yer altı imar planı olan bir belediyemiz var mıdır ülke genelinde?

Yok.

Neden yok?

Yer üstü imar vermek ve yapmak kolay.

Ya yer altı imar veren bir belediyemiz var mı?

O da yok!

*

Avrupa Birliği normlarına göre uygulanacak imarlarda artık yer üstü kadar yer altı imar da uygulamak şart.

O kadar dünyayı gezen dolaşan taklit eden belediye başkanlarımızdan bir tanesi bile yer altı imar uygulamasını taklit etmeyi başaramadı mı?

Veya diğer taklitleri yapmaktan buna sıra gelmedi mi daha?

*

Söylemek istediğimiz aynen şu;

Gönül ister ki bizleri yönetenlerin hatalarını bulmakta zorlanalım.

Bu yazılarımızı kaleme aldığımızda 'ulen bunların bir açığını bulamayacak mıyız?' diye isyan edelim.

Araya torpilli isimleri koyarak açık yakalama yarışına girelim.

Dosya yapalım.

Daha doğrusu dosya yapmak için çabalayalım.

Ama ne yazık ki nereye dokunsanız her taraf içler acısı.

*

Alın işte en son bir şey daha öğrendik.

Türkiye genelinde bir belediyemiz yok ki yer altı imarı uygulasın.

Yer altı için; 25 binlik, 2 binlik, imar izni versin.

Avrupa Birliği normlarına uygun imar planları uygulasın.

*

Topla vatandaşı meydanlara.

Mangalda kül bırakma.

Bol bol laf.

Türkiye sizinle gurur duyuyor naraları!

Ah güzel ülkem ah...

Ne çok özelliğin varmış ki, bu kadar yanlışa, yalana, dolana, hırsızlığa, soyguna, basiretsiz yöneticilere rağmen hala dimdik ayaktasın.

Allah senin de, senin gibi masum olanlardan bihaber olan insanlarının da yardımcısı olsun.

Amin...

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...