İstanbul
Açık
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Piyasalar tedirgin

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Her gören bir birine soruyor; ne olacak!
Nereye gidiyoruz. Piyasalar ne olacak.
Referandum ne olacak.
Seçimler nasıl sonuçlanacak.
Geçimler düzelecek mi?
*
Cevaplar basit!
İnşallah: Allah dilerse… 
Evelallah: Allah'ın izniyle…
Eyvallah: Memnuniyeti ifade eder…
Fesübhanallah: Allah her türlü noktaya hakimdir.
Neuzübillah: Allah'a sığınırız…
Hasbünallah: Allah bize yeter…
Maazallah: Her türlü kötülüklerden Allah’a sığın yeter…
Maşallah: Allah'ın dilediği şey…
Hay Allah: Allah'tan yardım dileme…
Tövbe estağfurullah…
*
Anlayacağınız ‘tevekkül’ edip işi Allah’a bırakmışız vesselam.
Başka türlü inanın bana şu anda neler olduğunu ve neler olacağını tahmin edecek bir Allah’ın kulu olduğunu zannetmiyorum.
Tamam referandum süreci yaşayacağız.
Tamam ‘evet’ veya ‘hayır’ oranında sonuç alacağız.
Tamam evet çıkarsa anayasamız değişecek, seçim sistemi değişecek, seçilme yaşı 18’e düşecek, cumhurbaşkanlığı sistemi ile tanışacağız.
Ya hayır oyları yüksek çıkarsa ne olacak!
İşte orası belirsiz.
Zira bir çok kesim böyle bir ihtimal öngörmüyor.
*
Referandumdan hayır çıktı, hop erken seçim ve mecliste 367 sayısı bulunmaya gidilecek.
Olmadı yeniden bir referandum daha.
O da olmadı bir daha seçim, bir daha     referandum.
Tamam haklısınız diyebilirsiniz, Türkiye’nin başka işi yok mu diye.
Bence de Türkiye’nin başka işi yok mu ki anayasa değişikliğine gidiliyor!
Demek ki; başka işimiz yok!
*
Ve bütün bu döngüler içerisinde insanlar hayatlarını sürdürmeye çalışıyorlar.
İşlerini çevirmeye çalışıyorlar.
Çekler geri dönüyor.
Vergiler ödenemiyor.
Borçlar artıyor.
Maaş yetmiyor.
Ödemeler birikiyor.
İhtiyaçlar bitmiyor.
Tedirginlik ve belirsizlik almış başını gidiyor.
*
Dolar asansör gibi inip çıkıyor.
Avro pinpon topu gibi yerinde durmuyor.
TL ile iş yapanlar sıkıntıda.
Altın dün yastık altındaydı bugün metelik gö-revi yapmakta.
Bartır sistemi kilitlendi.
Vadeli iş yapma devri geride kaldı.
Para peşin kırmızı meşin, demeyeli sanırım epey bir zaman olmuştur.
Velhasıl kelam, şimdilerde tek beklenti kazasız belasız bir referandum sürecini atlatmak.
Gerisi Allah kerim!
*
Her gün onlarca telefon alıyoruz.
Sence ne olacak diye.
Sen ne olsun istersin diyorum ben de!
Böylece birbirimize soru sorarak anlaşmaya çalışıyoruz.
Trakyalıların selamlaşması (Üseyin naber be yaaaaa…. Senden naaaber Asan be yaaa….) gibi geçinip gider olduk.
*
Neyse enseyi karartmamak lazım yine de.
Umutları söndürmemek lazım.
En kötü umut, umutsuzluktan iyiymiş.
Ne diyelim biz de; umarız bugünler de gelip geçer.
Yeter ki daha beteri olmasın.
Yine de birbirimize güvenmek gerek.
Ülkeyi yönetenlere, sorumluluk sahibi kişilere.
Güvenmek gerek.
Tamam güvenelim ama yine de denetimi ve takibi bırakmayalım.
Hadi bakalım.
Sabah ola hayrola.
Referandum ola (bak şimdi burada da hayrola diyeceğiz, siyaset yapıyorsun diyecekler) Türkiye için en doğrusu ne ise o ola…

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...