EVDE KAL DEMEK YETMEZ!
Kadın kocaman bahçeli, kocaman havuzlu, kocaman salon, kocaman odalı evinden paylaşımlar yapıyor.
Spor salonları var, buradan spor yaparken paylaşımlar yapıyorlar.
Kocaman mutfaklarından şahane tencerelerinde yaptıkları yemekleri paylaşıyorlar.
İnanılmaz çocuk odaları var, sanki bir kamyon oyuncak dolu, inanılmaz oyuncaklar var.
Kadın kafasına bir toka, kadın kafasına bir kalem takarak güya en doğal haliyle paylaşımlar yapıyor.
"Evde kal" diyor.
Mutfağa gidiyor, "evde ne varsa" diye pastırmalı sucuklu, bonfile, 1 kilo kuşbaşı et, antirkot ile avakadolu, hindistan cevizi sütü ile yemekler yapıyorlar .
Milli birlik beraberlik içinde sanki seferberlik ilan edilmişçesine dikkat ettiğimiz günler yaşıyoruz.
Evdeyiz kapalıyız.
İnsanlar ile gidemiyor, para kazanamıyor, faturalarını ödeyemiyor.
Çok çocuklu dünyamızda sofralarda kıyamet var.
Gerçekten sıkıntı dert çok.
İnsan kendi yokluğuna açlığına dayanabilir de çocuğunun açlığına dayanamaz.
Paylaşımlarınızın günahı ve vebali vardır.
Özellikle şarkıcı oyuncu kesimine sesleniyorum.
Kimsenin parasında kimsenin gözü yok.
Kazanmışsınız güle güle harcayın.
Kendi görgüsüzlüğünde, kendi varlığında kendi gösterişinde kal yeter.
Sen de gösteriş içinde göze sokarak "evdekal" dedikçe sinirime gidiyorsunuz.
Alt alta düşüncelerimi sıralayayım.
Nasıl fırsat kollarmışsınız.
Kronik gösteriş meraklısı insanlarmışsınız.
Uzun zamandan beri içiniz boşalmış haberiniz yokmuş.
Şahane evinizde eksikliklerinizi tamamlarken ne kadar eksilmişsiniz farkında değilsiniz.
Anladık çok paranız var.
Özellikle çocuklu ünlülere sesleniyorum.
Çocuklarınızın hayatını, sahip olduklarını insanların gözüne sokmayınız.
Çok sayıda takipçiniz var, herkes birbirini kıyasıya takip ederken yapmayın.
Çocuklu takipçi kadın, çocuklu gösterişçinin paylaşımının altına, "benim çocuklar aç, ooo maşallah sizin çocukların karnı tok" diye yazarken ne hissediyorsunuz.
Gerçekten ülkenin gerçeklerinin, insanların ailelerin yokluğunun farkında değilseniz, farkında olmak zorundasınız.
Dünya yaşamını seçerken, şu zor günlerden geçerken, tüm bu yaşananlardan ders almazsanız, azgın şımarık ruhunuzu dizginlemezseniz, acımak lazım size.
Ayrı düştüğünüz öteki insanların hevesinde, kursağında, yoksulluğunda belki yazgınız buluşmaz ama...
Allah'ın gücüne giden bir yazgıda buluşursunuz.
Bildiğim şu ki; ülke ve boğuştuğu sorunlar umurunuz da değil.
Siz sadece kendinizin ve çocuklarınızın can derdindesiniz.
Yapmayın, dediğim gibi yazgı bu.
Korkmak lazım.
Funda'nın aklındakiler…
... Korona zamanlarının, sıkıntılı günlerinin çakalları var.
Sosyal medya üzerinden, özellikle Instagram üzerinden yemekçiler, kadın sayfaları, faydalı bilgiler sayfaları, fenoşlar, magazinciler, hiç ummadığın insanlar paylaşım yapıyor.
Sonra kaydır yukarı.
Linki gör.
Emredersin güzelim, emredersin paşam.
Uyduruk bilgiler, zayıflama ilaçları, uyduruk ağrı kesiciler, macunlar, faydalı tek satır yok.
Bol bol reklamlar.
Ne kadar çakalsınız.
Ben linki şuraya bırakıyorum, kaydır yukarı dediğiniz hiçbir şeyi kaydırmam bakmam, tek bir ürün satın almam, zırnık çıkmaz.
Ama insanlar, kaydıranlar var.
Kimsenin parasını almayın.
Kandırmayın kadınları.
... 23 Nisan Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlu olsun.
Evlerde, balkonlarda, pencerelerde olanca coşkusu ile kutlandı.
Türk olmaktan gurur duyduk.
7 tepeden 7 kıtaya sevgi konseri verildi.
İnanılmazdı.
İstanbul'un tarihî yerlerinden sanatçılar konser verdi.
Görseller şahane idi.
Düşünce şahane idi.
Müzik ruhun gıdası idi.
İyi niyetle iyi anladık, çok beğendik ve keyfini sürdük.
Allah aşkına bari! Buna bahane bulmayın artık.
Nolur.
