İstanbul
Parçalı bulutlu
14°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

MUTLU SENELER...

YAYINLAMA:

Yeni senenin ilk hafta sonu, ilk pazar gününden hepinize merhaba. 2020 yılına büyük umutlar, hayaller ve dileklerle girmiştik. Neredeyse yılın tamamını kaygı, boşluk ve üzüntü ile geçirdik. Sanırım hayatımda ilk defa bu sene ne doğum günüm de ne de yeni yıla girerken hiçbir dilek dilemedim. Güzel dileklerin ters teptiğini düşünüyorum artık. 90’lardaki gibi ailecek yenen yemeğin ardından televizyondaki yeni yıl programlarına gömüldük hemen. Her ne kadar İbo Show’da Hande Yener’i izleyemediğim için üzülsem de, Tv8 sayesinde bana da konuşacak bol bol konu çıkmış oldu.

Herkesin bütün sene heyecan ile başlamasını beklediği O Ses Türkiye ne yazık ki pandemi sebebi ile bu sene yapılamadı. Açıkçası müzik adına yapılan en güzel projelerden biri olduğunu düşünüyorum. Tabi başında Tarık Sezer ve Orkestrası olmasa bu kadar başarılı olur muydu, bilemiyorum. Gerçekten Tarık Sezer ve Orkestrasını ve de Ebru Gündeş’i çok özlemişiz.

90’lı yıllarda ilkokula başladığım ilk günden bir fotoğrafım var. Annem saçlarımı kısacık kestirmiş, okul önlüğümün altına açık yazlık bir ayakkabı giydirmiş, birde içine dantelli çorap giydirip beni süsleyip okula yollamış. Ben bu fotoğrafı her gördüğümde içimden söyleniyorum, kızıyorum. Ama şimdi görüyorum ki anneme kızdığım, beni giydirdiği tarzı dünyaca ünlü modacıların yeni çizgisi olmuş. Benim yıllarca bakıp utandığım fotoğrafım dünyaca ünlü sanatçılara tarz olmuş. Tabi ki modaya böyle bir yön verdiği için canım annemi tebrik ediyorum ama Aleyna Tilki’nin rüküşlüğünün moda ile bağlantılı olabileceğini sanmıyorum. Su gibi, gencecik, güzel mi güzel bir genç kız isteyerek ve bilerek bunu kendine nasıl yapar inanamıyorum. Sen, senin gibi genç yaşta sanata adım atıp başarılı olacak gençlere, çocuklara, pahalı ama rüküş kıyafetlerin, ayakta dahi duramayan hallerin ve şarkı söyleyemeyişinle mi örnek olacaksın. Ne yani her şey bar sahnelerine çıkabilecek yaşa gelinceye kadar mıydı?

“Aleyna Tilki rüzgar gibi esti, O Ses performansı ile damga vurdu” gibi yapılan haberleri hayretle okuyorum. Hadi görmediniz, kulaklarınızda mı duymuyor? Müslüm Gürses gibi şarkı söylemeye çalışmak ve başaramamak, bazılarına damga vurmuş olmak gibi hissettirmiş, yazık. Biz senin dünyaca ünlü bir star olmanı hayal ediyoruz Aleyna. Umarım gidişatın yine dünyaca ünlü bir yıldız, Britney gibi olmaz. Anlayacağınız, ne zaman açık ayakkabı içine çorap giyen birini görsem ahhh çocukluk anılarım canlanıyor. Yapmayın, kanmayın o dünyaca ünlü markaların sizi moda diye kandırıp madara etmesine..

Sevgi ve müzikle kalın.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...