İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Siyasi deprem olur mu?

YAYINLAMA:

Şöyle bir ifade ile başlamak doğru sanırım. Türkiye’de pek bilinmez ama Hollanda 22 milyar dolar ile Türkiye'ye en çok doğrudan yatırım yapan ülke. Türkiye’de 2800 civarında Hollanda sermayeli şirket var. Türkiye ile ticaret hacmi de 8 milyar dolar civarında. Her yıl Türkiye’ye 1,1 milyon civarında Hollandalı geliyor. Hollanda’da 450 bin civarında Türk, Türkiye’de de 6 bin civarında Hollandalı yaşıyor.

* * * *

Hollanda’da 22 Kasım’da seçim var. Macaristan'da Viktor Orban'dan sonra AB'nin en uzun süre görevde kalan ikinci lideri Mark Rutte liderliğindeki koalisyon hükümeti Temmuz’da çekilmiş, erken seçim kararı alınmıştı. Her seçim sonuçta bir heyecan işi. Ancak Başbakan Rutte‘nin ‘Seçimden sonra yeni kabine kurulur kurulmaz siyaseti bırakacağım‘ demesi heyecanı farklı bir doza taşıdı.

* * * *

Son anketlere bakılırsa, Ağustos’ta kurulan, daha dört aylık Yeni Sosyal Sözleşme (NSC) partisi en önde gidiyor. Üç parti – Rutte'nin Özgürlük ve Demokrasi için Halk Partisi (VVD) yüzde 17,5, Yeşil-İşçi ittifakı (GL/PvdA) yüzde 15,8 ve yepyeni bir parti Yeni Sosyal Sözleşme (NSC) yüzde 18,3 – en önde yarışıyorlar. Ancak hiçbiri yüzde 20'den fazla oy alacak gibi görünmüyor. Koalisyon yine kaçınılmaz olacak. Hollanda zaten bir asırdan fazla süredir koalisyonlarla yönetiliyor.

* * * *

Yeni partinin kurucusu 49 yaşındaki Pieter Omtzigt, merkez sağ Hristiyan Demokratların eski milletvekili. 20 yıllık vekillik kariyeri var. Mardin doğumlu, 9 yaşında Hollanda’ya ailesiyle göç eden süryani Ayfer Koç ile evli. İngiltere, Roma ve Floransa'da eğitim görmüş bir ekonomist olarak, yükselişini "insanların ne istediğini" sunmaya indirgiyor. Merkez sağın eski bir milletvekili olmasına rağmen, ekonomi konusunda sol görüşleri benimsiyor, zenginler için daha yüksek vergileri, daha güçlü işçi haklarını ve artan asgari ücreti savunuyor.

* * * *

Hollanda’nın Leiden Üniversitesi’nde ünlü siyaset profesörü Tom Louwerse de, yeni partinin anketlerde en önde gitmesini ‘Rutte'nin başkanlık ettiği 13 yıllık koalisyonlardan sonra insanlar artık farklı bir şey istiyor‘ diyerek açıklıyor. 2021 seçimiyle karşılaştırıldığında, seçmenlerin yüzde 51'inin benzeri görülmemiş bir oranla, şimdi farklı bir partiyi tercih edecekleri ortaya çıkması bu tezi destekliyor.

* * * *

Omtzigt, neoliberalizmin biraz fazla ileri gittiğini düşünüyor. ‘Merkezci bir partiyiz – ama neoliberal eğilimler dizginlenecek. Ülkenin yeni bir tür politikaya ihtiyacı var‘ diyor. Yeni Hareket Partisi‘nin aslında hıristiyan demokratların (yeniden markalanmış) bir versiyonu. Anketlere göre, sağdaki diğer partilerle birlikte meclisteki 150 sandalyenin yaklaşık 90'ını kazanması bekleniyor. Bunun Hollanda’nın yeni bir lidere sahip olacağı anlamına geliyor mu bilinmiyor.

* * * *

Hollanda, Rutte'nin istifa etmesiyle siyasi alanda büyük bir boşlukla karşı karşıya. Omtzigt bu boşluğu doldurabilir mi? Önce seçimi kazanması gerek. Ama bu yarışta yalnız da değil. Omtzigt’in yanı sıra, Özgürlük ve Demokrasi için Halk Partisi‘nde (VVD), Rutte‘nin halefi Dilan Yeşilgöz-Zegerius ve birleşik bir İşçi Partisi-Yeşil listesine başkanlık eden Avrupa Komisyonu eski başkan yardımcısı Frans Timmermans da bu boşluğu doldurmak için yarışanlar arasında yer alıyor.

* * * *

Hollanda siyasetinde son yıllarda merkez sağ ve soldaki tarihi hükümet partilerine destek devamlı düşüyor. Yönetimden duyulan hayal kırıklığı, seçmenleri sık sık siyasi aşırılıklara da sürükleyebiliyor. Buna paralel olarak Hollanda’da küçük partilerin bir şekilde çoğaldığı da görülüyor. Yeni bir partinin ani yükselişi yerleşik siyasi partileri alt üst etmesi Hollanda siyasetinde bir tür gelenek haline geldiğini unutmamak gerekir.

* * * *

Çarşamba günü yapılacak seçimi kimin kazanacağı tabiiki önemli. Ancak Hollanda siyasetinin son derece parçalanmış durumu göz önüne alındığında, gerçekte kimin kazandığı kadar hangi koalisyonların mümkün olabileceği de önemli. Hollanda‘da hükümet aylar süren koalisyon müzakerelerinden sonra kurulabiliyor. En son koalisyon hükümeti 271 günde kurulabilmişti. Türkiye’nin yoğun ilişkisi olan ülkelerden Hollanda böyle bir ortamda seçime gidiyor. Bakalım Hollandalı seçmen bu kez ‘siyasi bir deprem‘ yaratıp istediği farklı bir hükümete mi kavuşacak yoksa hayal kırıklığına mı uğrayacak. Az bir süre kaldı. Bekleyip göreceğiz.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...