İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

TÜRKÜM TÜRKÜM BENİM VATANIM TÜRKİYE

YAYINLAMA:
"Türk mü Türkiyeli mi?" tartışması aldı başını gidiyor. Tarihimizde "Türkiyeli diye bir tanım yok, ‘Türkiye Milliyetçisi’ diye bir tanım da yok. Anayasa m.66 Türk vatandaşlığını, “Türk Devleti’ne vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk’tür.” hükmü ile tanımlamıştır. Bu tanım bir ırkı veya ayrıştırmayı ifade etmemektedir. Hükümde; Türklüğün bir ırk değil, Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan insanların Vatanına, Milletine ve Devletine bağlılığını ifade eden hukuki kavram olarak ele alındığı tartışmasızdır.

Zaman zaman Türk kimliği, Türk varlığı üzerine bu tartışmalar ortalama yılda bir defa gündemimize geliyor.

TÜRKÜN ATASI NE DEMİŞ?

Atatürk’ün Türk Tanımı Afet İnan; öğretmeni olan İsviçreli Profesör Eugenne Pittard'ın, kendisine doktora tezi olarak verdiği "Türk Milleti’nin Özellikleri" konusunda Atatürk'ten destek ister. Atatürk; Afet İnan'ın önce kendi görüşlerini yazmasını ve fikirlerini daha sonra belirteceğini söyler. Afet İnan'ın uzun çalışmasına karşılık, Atatürk kurşun kalemle, iki küçük not kâğıdı üzerine kendi tanımını yapar.

“Bu memleket, dünyanın beklemediği, asla ümit etmediği bir müstesna mevcudiyetin yüksek tecellisine, yüksek sahne oldu. Bu sahne 7 bin senelik (en aşağı), bir Türk Beşiğidir. Beşik tabiatın rüzgârlarıyla sallandı; beşiğin içindeki çocuk tabiatın yağmurlarıyla yıkandı, o çocuk tabiatın şimşeklerinden, yıldırımlarından, kasırgalarından evvelâ korkar gibi oldu; sonra onlara alıştı, onları tabiatın babası tanıdı, onların oğlu oldu. Bir gün o tabiat çocuğu tabiat oldu, şimşek, yıldırım, güneş oldu. Türk oldu. Türk budur. Yıldırımdır, kasırgadır, dünyayı aydınlatan güneştir.”

EY GÜZEL TÜRKİSTAN

Bugün Anadolu toprakları dışında milyonlarca TÜRK yaşıyor. Ülkemiz dışında en fazla Türkün yaşadığı ülke 40 milyon ile İran. Bağımsız Türk Devletleri yanı sıra birçok ülke de Türk soylu insanımız var. İran’da Tebriz’de yaşayan bir soydaşımız ben İranlıyım demez. “TÜRKÜM” der. Irak Kerkük’te yaşayan bir Türkmen Iraklıyım demez “TÜRKÜM” der. BALKANLAR, KASKAFLAR ve taaa Urumçi’ya kadar TÜRKÜM diyen 400 milyon insan. Yine bugün tarihsel gelişmelerden dolayı değişik coğrafyalarda Türk dilini konuşamasalar da milyonlarca aşkın Türk soyundan gelen insanlar vardır. Bir örnek Libya’daki Kuloğlu boyunu söyleyebiliriz.

Yine Oğuz Kağan destanı, Mete Han, Çi-Çi Han, Orhun Abideleri, Dîvânu Lugâti’t- Türk, Ali Şir Nevai, Karamanoğlu Mehmet Bey, Yusuf Akçura ve Ziya Gökalp’e göre Türk Milliyetçilik anlayışı ve Aşıkpaşa ve Aşıkpaşazâde gibi tarihî kişi ve metinlere bakıldığında derin bir tarih penceresi var.

SONUÇ OLARAK;

Adı Türkiye olan güzel yurdumuz

Milletin adı Türk Milleti

Bayrağının adı Türk Bayrağı

Ordusunun adı Türk Ordusu

Milli takımlarının adı Türk

Milli marşı Türk

Ezgilerinin adı Türkü olan bu cennet vatanda son sözü

TÜRKÜN ATASI söylemiş: “Ne mutlu Türküm diyene”
Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...