İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Aile şirketlerinde sıfır merkez (2)

YAYINLAMA:

SIFIR MERKEZ NEDİR?

Sistem biliminin bakış açısı kullanılmadığından dolayı filin bir parçası bütün zannedilmekte ve gerçek ondan ibaret sayılmaktadır. Kişilik farklılıklarına dayalı bakış açısı geliştirilmediği sürece; aile şirketlerine verilen genel geçer tavsiyeler, pansuman tedbirlerden öte geçmeme tehlikesi içermektedir.

İnsanı derinlemesine sistematik olarak tanımadan ve kavramadan ortaya konacak her türlü teori eksik kalacaktır. Bu açıdan bakınca tek bir insan modeline dayalı olarak sunulan “liderlik, iletişim, yönetim ve takım çalışması” eğitimlerinin ve kitaplarının da eksik olabilecekleri unutulmamalıdır. Herkese özel, kişiselleştirilmiş, uzun dönemli, yaşam içinde uygulamaya geçirilebilecek açık büfe pratik reçetelere ihtiyaç duyulmaktadır.

Sıfır merkez yaklaşımına dayalı modeller, bu anlamda hayatın farklı alanlarında insana dair çözümler üretir. Her şeyden önce insanı tanımlayarak yola çıkar; insana bütüncül bakar ve onu sadece bir yönü ile değil, bütün yönleriyle anlamaya çalışır. Sıfır merkez; insanların farklı mizaç, yetenek ve kişiliklere sahip oldukları gerçeğini ilke edinen iş dünyası, eğitim-öğretim, aile alanlarında yapılan çalışmaları kapsar.

Sıfır merkez; insana, olaylara, süreçlere farklı bir yaklaşımın adıdır. Sıfır merkez, bir daire ve dairenin merkezindeki 0 ile sembolize edilir. Daire; bütünlüğü, tam olmayı, kendini gerçekleştirmeyi ve ‘süreci tamamlamayı’ temsil eder. Dairenin, bütünlüğün ve tamlığın bir sembolü olarak kullanılması insanlık tarihinde yeni bir şey değildir. Dairenin üzerindeki noktaların her biri, merkeze belirli bir açı ile bakmaktadır. Her bir noktanın 360 derecelik bütünlükten kendi payına düşen, kendi açısı kadardır. Sadece dairenin merkezi, dairenin üzerindeki her noktayı eşit şekilde görmektedir. Dairenin merkezi, gerçekliği tüm yönleriyle kuşatmayı sembolize eder.

Sıfır merkez yaklaşımının kavramsal çerçevesi, üç temel prensibe dayalıdır:

  • Her insan, farklı mizaç ve potansiyellere sahiptir.
  • İnsanı bütüncül olarak ele almak gerekir.
  • Farklı mizaç ve potansiyellere sahip olan insanların yapmaları gereken, potansiyellerinin dengeli gelişimini sağlamak ve ‘sıfır’ olmaktır.

Kişilik, bireyin sahip olduğu ve onu diğerlerinden ayıran özelliklerin tamamı olarak bilinir. Bu özellikler esasen model olarak benzerlik gösterse de içerik, yoğunluk, renklilik bakımından bireyden bireye farklılık gösterir. Öyle ki, aynı anne-babanın iki çocuğu arasında bile kişilik donanımları bakımından ciddi farklılıklar olabilmektedir.

Kişilik analizinde; özellik temelli, psiko-dinamik, hümanistik, davranışçı, kognitif, sosyal öğrenme ağırlıklı kültürler arası yaklaşımlar yaygın şekilde kullanılmaktadır. Sıfır merkez yaklaşımı; insan doğasının fiziksel, duygusal ve zihinsel olarak tanımlanan üç merkezi ve yönü olduğunu kabul eder. İnsandaki içgüdüler, istekler, yetenekler ve beceriler bu üç merkezle ilişkilidir ve bu alanlar altında gruplanabilir. Her bir merkeze ait potansiyeller, her insanda farklı baskınlıklarda ve seviyelerde bulunur. Bu merkezlerin ve yönlerin hiyerarşik sıralanışı, insanın mizacını belirler.

Mizaç, kişinin doğuştan getirdiği özelliklerdir. Kişinin mizacı, dış dünya ile girdiği ilişkide (sosyalleşme, yetişme, yaşananlar) verdiği/vereceği cevapların şeklini ve içeriğini belirler. Bu arada kişinin direkt olarak etkileşime girmediği fakat kişiyi etkileyen makro faktörler de vardır. Kişilik; bütün bu süreçlerin sonucunda oluşan kişiye dair davranış, düşünüş ve hissediş motifleridir.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...