İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Umudunu sakın kaybetme

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

“Umudunu sakın kaybetme” diye bir yazı gördüm. Eskiden çok sarf ederdim bu tarz cümleleri. Henüz tam olgunluğa erişmemiş, hayata pembe gözlüklerle bakan birisi olarak umut dolu olmak şaşırtıcı olmasa gerek. Ancak olgunlaştıkça ve tecrübeler edindikçe, “umudunu kaybetme” söylemi yerine, hayatta her an her şeyin olabileceğine daha çok inanıyordu insan…

Olmaz dediğin ne varsa hepsi olur. Düşmem dersin düşersin, şaşmam dersin şaşarsın. En garibi de budur ya; Öldüm der durur, yine de yaşarsın...“ Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî (k.s.)

Tam da bu yüzden umut hep vardır aslında. Saniyeler içerisinde her şeyin değişebileceğine şahit oluyor insan. Bazen iyi yönde değişiyor, bazen de kötü. Hayat böyle sonuçta.

Aslında şunu da olgunluğun daha ileri zamanlarında anlıyorsun; Her şeyin değişmesi değil de, değişen şeylerin geçici olduğunun asıl önem arz ettiğini. 

Hayatımızdaki değişen şeyler, hayal ettiğimiz ve olmasını istediğimiz şeyler; ya da en dibe battığımız günler, sevinçle acıyla harmanlandığımız dakikalar... Hepsi geçtiğinde ardımızda minik minik bir sürü anı kaldığına şahit oluyoruz. 

Hayatta umut etmenin pek de önemli olmadığını, önemli olanın her ne yaşarsak yaşayalım iyi günlerimiz de olsa kötü günlerimiz de olsa; doğaya, dünyaya ve en başta kendimize layık bir insan olarak yaşamış ve göç etmiş insan olmak olduğunu anlıyoruz.

Bu süslü ve büyük bir oyundan ibaret olan geçici hayatta umut etmek de minik bir şey gibi geliyor zamanla. Çünkü umut ettiğimiz şeyler de bu kandırmaca hayatın bir parçası… Yardımına uzanabildiğimiz el kadar büyüyor insanlığımız hatta... Asıl mesele içimizin rahatlığı… Mesele insan olarak geldiğimiz bu hayattan insan olarak gidebilmeyi başarabilmemiz… Çünkü insanlık tam da bunu gerektirir. 

Hayat bir nefestir, aldığın kadar… Hayat bir kafestir, kaldığın kadar… Hayat bir hevestir, daldığın kadar…” Hz. Mevlana 

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...