İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

Aşk-ı Memnu deyince…

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Aşk-ı Memnu deyince aklıma üç şey gelir:

*Birincisi Fransız asıllı Alexandre Vallaury’nin mimarlığını yaptığı Ahmed Afif Paşa Yalısı.

*İkincisi ünlü Türk romancımız Halit Ziya Uşaklıgil’in meşhur romanı Aşk-ı Memnu.

*Üçüncüsü ise izleyicisini ekranlara kilitleyen dizi Aşk-ı Memnu.

 

Ahmed Afif Paşa Yalısı

İstinye ile Yeniköy arasında yer alan ve 1900-1910 yılları arasında inşa edilmiş olan Ahmet Afif Paşa Yalısı tarihî, mimarî ve kültürel açıdan önemlidir. İç ve dış mimarisi dönemin aristokrat İstanbul’unu yansıtır. Film ve dizi çekimleri, yüksek sosyeteye ev sahipliği gibi özelleriyle de dikkat çeker.

Eklektik tarzda, beyaz renkli ve 4 katlıdır. Her katı farklı mimari özellikler taşır ve dört kuleye sahiptir. Simetrik kuleleri, geniş cihannümaları, üç kollu merdivenlerle ulaşılan görkemli girişleri vardır. İç ve dış tasarımıyla diğer klasik Boğaz yalılarından ayrılır.

İlk sahibi Mustafa Reşit Paşa’nın kızı Ferendiz Hanım’dır. Ahmet Afif Paşa, yalıyı Ferendiz Hanım’dan alıp mevcut binayı yaptırmıştır. Oğlu Ali Fuat Bey burada yaşamıştır. Osmanlı hanedan üyeleri sürgüne gönderilince yalı satılmış, Misbah Muhayyeş tarafından alınmıştır. Agatha Christie 1920’lerde İstanbul ziyaretlerinde bu yalıda kalmıştır.

ROMAN OLARAK AŞK-I MEMNU

Aşk-ı Memnu (Yasak Aşk), Halit Ziya Uşaklıgil’in Servet-i Fünûn dönemine ait, realizm ve natüralizm akımlarından etkilenerek kaleme aldığı bir romandır.

Romanın temel konuları kısaca şöyledir; yasak aşk ve sonuçları, toplumun ahlaki değerleri ile bireysel arzuların çatışması, evlilik kurumu ve kadın-erkek ilişkileri zenginlik, statü ve gösteriş uğruna yapılan evliliklerin trajedisi.

Romanın başkahramanı Bihter, kendisinden oldukça büyük olan, varlıklı ve saygın bir beyefendi olan Adnan Bey ile evlenir. Adnan Bey’in ilk eşinden olan çocukları ile aynı yalıda yaşamaya başlar. Bihter zamanla Adnan Bey’e duyduğu ilgiyi kaybeder.

Bu süreçte, Adnan Bey’in yeğeni Behlül ile Bihter arasında gizli bir ilişki başlar. Akabinde olumsuz olaylar peş peşe gelir nihayetinde Bihter intihar eder, Behlül ise evden kaçar. Artık hiçbir şey eskisi gibi olmaz.

DİZİ OLARAK AŞK-I MEMNU (1975) VE (2008)

Aşk-ı Memnu Halid Ziya Uşaklıgil’in romanından televizyona uyarlanan ve evvela 1975 yılında TRT’de yayınlanan aile ve dram türünde bir televizyon dizisidir. Yönetmenliğini ve senaristliğini Halit Refiğ’in üstlendiği Ahmed Afif Paşa Yalısı’nda çekilen dizi Türk televizyon tarihinde yayımlanan ikinci yerli dizidir.

Adnan karakterini Şükran Güngör, Bihter’i Müjde Ar, Behlül’ü Salih Güney, Matmazel de Courton’i Çolpan İlhan, Nihal’i Itır Esen, Bihter’in annesi Firdevs Hanım’ı Neriman Köksal canlandırmıştır.

TRT’deki bu diziden yıllar sonra Kanal D’de yine aynı romandan ilham ile ekranlara gelmiştir.

4 Eylül 2008 - 24 Haziran 2010 tarihleri arasında izleyicilerle buluşan Aşk-ı Memnu dizisinin yapımcısı Ay Yapım, senaristleri Ece Yörenç ve Melek Gençoğlu, yönetmeni Hilal Saraldır. Oyuncuları ise Beren Saat, Kıvanç Tatlıtuğ, Selçuk Yöntem, Nebahat Çehre ve Zerrin Tekindor’dur.

Dizinin müzikleri Toygar Işıklı tarafından yapılmış olup tutku, ihanet, vicdan azabı aile içi çatışmalar, güç ilişkileri, aşkın yıkıcılığı gibi konularla izleyici her bölümde ekrana adeta fokuslanmıştır. Ayrıca final bölümünde de reytingler tavan yapmış ve en çok izlenen diziler arasına girmiştir.

Şimdi düşünüyorum da acaba Halit Ziya Uşaklıgil Aşk-ı Memnu’yu yazdığında böyle yıllar sonra eserinin hâlâ konuşuluyor ve biliniyor olacağı hiç aklına gelmiş miydi?

Efendim demek ki neymiş siz iyi eserler ortaya koyarsanız yıllar geçse de unutulmaz, bir şekilde hatırlanır ve kıymet bilinir…

İyi okumalar ve seyirler…

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...