Yeniden Formula 1 ihtimali
Bizim İstanbul Park Pisti ile Formula 1 maceramız oldukça eskilere gider. “Açgözlü” Bernie Ecclestone’un F 1’de imtiyaz sahibi olduğu yıllarda 5+1 yıllık bir paketle Türkiye’de Formula 1 yarışları yapılmaya başlanmıştı. İlk yıllarda hem yurt içinden hem de tüm dünyadan oldukça yoğun bir ilgi ile başlayan yarışlar kontratın sonlarına doğru iyice tavsadı ve yeni sözleşme için istenen yüksek rakamların o günkü şartlarda karşılanması mümkün olmadığı için bu maceraya bir son verilmişti.
2020’de Covid Pandemisi şartlarında dünyada seyahat kısıtlamaları ve yoğun karantina şartları hüküm sürerken galiba Belçika’nın yarışlardan çekilmesi ile bir yıllık bir geri dönüşümüz olmuş ama onun da arkası gelmemişti.
Şimdi yine, yeni, yeniden bir “Formula 1 İstanbul” ayağı söz konusu. Belki 5 yıllık bir kontratla 2026’dan itibaren bu heyecanı yeniden yaşayacağız
Saat yönünün tersine yarışılan nadir pistlerden olan İstanbul Park’ın aslında coğrafi konumundan dolayı dünya Formula 1 âlemi için çok kıymetli bir yeri var. Hermann Tilke’nin tasarladığı ve çizdiği pistimiz zorluk derecesi yüksek bir yarış vadediyor seyredenlere ve pilotlara. Takvime bağlı olarak hele hafif de yağmur varsa mücadelenin keyfine değmeyin gitsin.
Teknik şartlar ve imkanlar ne kadar harika olursa olsun böyle bir pisti ayakta tutmak ve sürekli nefes alan canlı bir organizma gibi hayatiyetine devam edebilmesi için hem gerek hem de yeter bir şart var: Ülkemizin otomotiv sektöründeki gücü ve ağırlığı. İşte bu pistin belki de en büyük şanssızlığı henüz ülkede burayı besleyecek bir otomotiv sektörü yokken bir hayalin gerçekleşmesi uğruna zamanın idarecilerinin böylesine pahalı ve o zaman için lüks sayılacak bir yatırıma girişecek cesarette olmalarıydı. Yaşaması o günkü şartlarda imkânsızdı ve yaşayamadı.
Şimdi geldiğimiz noktada bir daha denemek için yirmi yıl öncesine göre daha hazırlıklı ve donanımlıyız. Otomotiv sektörü dünya ölçeğinde iş yapma kabiliyetine sahip artık. Nispeten rakiplerinden küçük de olsa kendimize ait bir elektrikli otomobil markamız bile var. Yabancı lisanslarla onlarca marka otomobil ve ticari araç üretiliyor ve dünya pazarlarına sunuluyor ülkemizdeki fabrikalarda yıllardır. Sadece geçen Haziran’da 3,4 milyar dolarlık ihracat yaptı otomobil üreticilerimiz.
Formula 1’in turizm hareketliliği, tanıtım, dünya medyasında yer alma, PR gibi “canlı” getirileri olduğu gibi ülkenin otomotiv sektörünün görgü ve bilgisinin gelişmesi, gençlerin motor sporlarına ilgilerinin artması ve yatırımcılar için bir vitrin olma gibi yan etkileri de bulunuyor.
Elbette sadece Göçbeyli Çiftliği arazisine kurulan pist değil yine-yeni-yeniden Formula 1 heyecanını yaşayan. Öncelikle turizm sektörü bu iş için ellerini ovuşturuyor. Çünkü F1 müşterisi hali vakti yerinde ve para harcamayı seven bir kitle. Geçen senenin turizm rakamlarında bize gelen yabancı turistin gecelik harcaması 100 dolar civarıydı. Formula 1 takipçileri için bu çerez çekirdek parasıdır. Onların en garibanı bu iş için bir hafta sonuna en az bir-iki bin dolar bütçe ayırır. Yer, içer, gezer, yatar, kalkar, yarışını izler hatıralık eşyalarını alır ve yoluna devam eder.
Bu gayretlerin inşallah güzel bir şekilde sona ermesi hepimiz için iyi olacaktır. Emeği geçenlere kolaylıklar dileyelim. Hepimize güzel bir Ağustos ayı dileklerimizle.