Konser biletleri el yakıyor
Eskiden sevilen bir sanatçının sahnesini dinlemek daha kolaydı. Altmışlı yetmişli ve seksenli
yıllarda matineler vardı istediğiniz sanatçının sahnesine gidebiliyordunuz. Seksenli ve
doksanlı yıllarda Rumeli Hisarı ve benzeri yerlerde açık hava konserleri veriliyordu. Fiyatlar
uygundu ortalama maaşı olan bir işçinin gidebileceği konserlerdi bunlar.
Teknoloji ve yaşam şartları geliştikçe konser sayısının artması yaygınlaşması ve daha uygun
hale gelmesi gerekirken maalesef tam tersi oldu. Özellikle pandemiden sonra Türkiye’de
konsere gitmek lüks bir otelde konaklamaya benzedi. Konser fiyatları öylesine arttı ki ne bir
asgari ücretli ne de bir ortalama beyaz yakalı işçi bu konserlere gidemez oldu.
DOĞRU DÜRÜST KONSER ALANI DA KALMADI
Konserler fiyatları özellikle 2023 yılından itibaren enflasyonla yarışır biçimde artış gösterdi.
İstanbul olsun diğer şehirler olsun doğru dürüşt konser alanı da kalmadı. Mesela
Kuruçeşme’de yer alan kocaman bir alan var. Orada Halkbank sponsorluğunda iki üç sene
uygun fiyata çok sayıda konser yapıldı. O konser sponsorluğundan Halkbank çekilince o
konser alanı da kapandı. Geriye kala kala Zorlu PSM – ki küçük bir salonu var- bir de
Harbiye Açık Hava kaldı. Başka yerlerde var tabii ki ama özetle İstanbul’da çok az konser
salonu kaldı. Sponsorların müziğe olan ilgisi de azaldı artık eskisi gibi konser sponsorlukları
kolay kolay olmuyor. Bunlar sektörel handikaplar ama yine de bu sıkıntıların konser
fiyatlarına yansıtılması çok anlamsız. Hem müzisyene hem de müzik dinleyicisine büyük
haksızlık.
AJDA’YI YAKINDAN DİNLEMEK 6.684 TL
Konser fiyatları sanatçının popülerliğine göre de değişiyor. Mesela 11 Ekim’de Ajda
Pekkan’ın İstanbul Harbiye Cemil Topuzlu Harbiye Açıkhava Tiyatrosunda konseri var. Bu
konserinde Ajda’yı en arka sıralardan izlemek için 1.613 TL ödemeniz lazım. Bu biletlerden
alırsanız Ajda Pekkan’ı görebilmeniz için yanınıza bir adette dürbün alın çünkü o oturma
yerinden sahneyi adam gibi görmeniz imkânsız. Yine aynı konserde Ajda’yı ön sıralarda
izlemek için ise 6.684 TL ödemeniz lazım. Bu bir adet bilet fiyatı. Eşinizle ailenizle
çocuğunuzla sevgilinizle bu konsere gitmek isteseniz ödeyeceğiniz para daha da artar.
Arabanızla gitseniz o konsere 300 TL otopark parası ödeyeceksiniz. Bir çay veya bir meşrubat
içtiğinizi düşünün, şusu busu bir konsere gitmek için bir çiftin 8-10 bin lira para harcaması
lazım.
PROTOKOL BİLETLERİ BİLE SATIŞTA
Kimse kusura bakması çok ciddi bir para bu. Konserlerde son birkaç yıldır başlayan yeni bir
uygulama daha var. Protokol bilet satışı. Protokolde eskiden sanatçıların dostları, yakınları
basın mensupları filan otururdu. Şimdi artık protokol biletleri de satılmaya başlandı. Mesela
Ajda Pekkan konserinde protokol bileti için 11.525 TL vermeniz gerekiyor. Bazı zengin
görgüsüzler kendilerini önemli insan olarak göstermek için protokolden bilet alıyorlar ama
bunların sayısı sadece birkaç yüz kişi. Normal bir insanın bu biletleri alması imkânsız. Çok
samimi söyleyeyim ben son üç yıldır pandemiden sonra bir tane bile konser bileti almadım
çevremdeki onlarca müziksever de öyle. Alamadık. Çünkü bize pahalı geldi ve bunu defalarca
kendi aramızda konuştuk tartıştık.
BİRAZ DA HALK İÇİN SAHNEYE ÇIKIN
Buna ben ciddi ciddi anlam veremiyorum. Özellikle büyük marka isimlerin daha fazla açık
hava konserleri ve halk konserleri vermesi elzem bir konu. Ben şahsen büyük bir marka
şarkıcı olsam yılda üç dört konserden para almazdım orkestramın parasına çıkardım konsere.
Böylece bilet fiyatlarının daha uygun olmasına katkıda bulunurdum. Zaten büyük isimsin
parayı buldun, parayı yaptın biraz da sanatın için sahneye çık. Biraz da seni seven halkınla
buluşmak için sahneye çık.
Benzer bir şekilde aynı sözlerim mekanlar içinde geçerli. Belediyeler onlara bağlı olan açık
hava sahnelerinden ve benzer diğer sahnelerinden daha düşük kira alsınlar. Belediyeler de
sanata destek olsun. Burada en çok İBB’ye pay düşüyor. Türkiye’nin en önemli açık hava
sahnelerinden biri olan Harbiye Cemil Topuzlu Açık Hava Sahnesinden aldığı konser kira
bedellerini kaç lira ise daha da düşürmesini beklerim hatta bedava versin organizatörlere. Bu
benzeri pek çok çözüm bulunabilir. Bütün bu söylediklerim konser biletlerinin daha ucuz
olması için birer alternatif çözüm önerisi.
HALK KONSERLERİ TARİH OLDU
Bu fiyatlarla şarkıcılar sadece belirli bir ekonomik statüsü olan kişilerle sahnede
buluşabiliyorlar. Halkın bu bilet fiyatlarını ödeyip bu konserlere gitmesine imkân yok.
Eskiden halk konserleri vardı yaşanan bu tabloda onlar da tarih oldu. Bu şarkıcıların hiçbiri de
çıkıp ‘ya ben daha çok kişiyle buluşayım, sahnemi daha çok insan görsün’ diye düşünmüyor.
Bir tane ya bir tane de mi “halk konseri” vermek istiyorum diyebilecek bunu düşünebilecek
şarkıcı kalmadı bu ülkede?
Bakın bir örnekle bitirmek istiyorum. 1984 yılında Ferdi Özbeğen ve Osman İşmen, Ferdi
Özbeğen yemekli mekanlarda şarkı söyleyen bir sanatçı olduğu için onu izlemek, dinlemek
isteyen daha düşük bütçesi olan insanlara yani halka yönelik bir proje başlattı. Projenin adı
“Ferdi Özbeğen Şan Konserleri” oldu. Bu konserlerde Ferdi Özbeğen o dönemin en popüler
salonlarından biri olan Şan Tiyatrosunda halk konserleri verdi. Konserlerden Ferdi Özbeğen 1
TL bile almadı. Orkestra Osman İşmen’in senfonik orkestrası oldu ve konser biletleri
bugünün fiyatıyla 500 TL civarında satıldı. Ferdi Özbeğen bu konserleri halkla buluşmak için
verdi. Konser salonu hınca hınç doldu taştı. Yüze yakın konser verdi Özbeğen ve halkla
bütünleşti. Hem sanatını geniş kitlelere taşıdı hem de yemekli lokallerdeki sahnelerine
gelemeyenlere onu dinleme fırsatı sundu.
Peki bugün ki sanatçı ya da artık adı neyse şarkıcılar ne alemde? Umurlarında bile değil.
Herkesin aklı cebinde. Herkesin derdi ‘nasıl daha fazla para kazanırım -da-‘. Kimse bana
sanat manat icra ettiğini halkı önemsediğini filan söylemesin. Kalmadı maalesef ülkemizde
sanatını icra etmek isteyen şarkıcı kalmadı.
DEDUBLÜMAN YOLUNA DEVAM EDİYOR
Farklı türleri bir araya getiren müzikal tarzı ile pop sahnesinin en sevilen gruplarından
Dedublüman, yeni şarkısı “Senin İçin” ile müzik kariyerine devam ediyor. Bu yeni şarkı
melankolik sözleriyle grubun kendine özgü duygusal anlatımını yansıtıyor.
Akustik ve modern tınıların birleştiği düzenlemesiyle öne çıkan “Senin İçin” şarkısı güçlü bir
vokal yorumu ve derinlikli atmosferiyle dikkat çekeceği kesin.
SIRADANLIKTAN KAÇIYOR
Melek Mosso son yıllarda güçlü yorumu ile dikkatleri çeken en iyi kadın yorumculardan biri.
Çok iyi bir ses ve yorumu var. Kendisini farklılaştırmayı başardı bu onun konserlerine ve
kitlesine de etki etti. Müzik üretimine hiç ara vermeden devam eden Melek Mosso şimdi de
“Hayat” adında bir şarkı yayınladı. Bu yeni şarkı ile ilgili “Bu şarkı biraz da kendi yaptığım
yanlışlarla yaşamayı öğrenmenin hikayesi. ‘Hayat’, benim için acıyla kabullenişin,
pişmanlıkla devam edişin bir yansıması oldu.” derken bu şarkısında sıradanlıktan kaçmak
istediğini söylüyor.
FLÖRT 25. YIL ALBÜMÜ HAZIRLADI
Rock müziğinin en farklı gruplarından biri Flört Gurubudur. Retro bir sounda sahiptiler bunu
albümlerinin kayıtlarında da her zaman hissettiriyorlar. Ben onların tarzını çok seviyorum.
Müzikte yirmi beş seneyi devirmişler ve 25.inci yıllarını “Üzüntü ve Muz Kabuğu” adlı dokuz
şarkılık albümle süslüyorlar. Albüm Pop-Rock’tan diskoya, sert soundlardan soft baladlara
uzanan, türler arası geçişlerle dolu bir müzikal yapıya sahip.