Tel Aviv’e hesap verebilirlik mi, muafiyet mi?
Axios, ABD'nin BM Güvenlik Konseyi üyelerine, Gazze'de en az iki yıllığına uluslararası bir güç kurulmasını öngören bir taslak karar gönderdiğini ve bu süre zarfında Washington ve diğer ülkelere Gazze'yi yönetme yetkisi verdiğini açıkladı.
"Hassas ama gizli değil" olarak sınıflandırılan taslak karar, ABD ve diğer katılımcı ülkelere 2027 yılı sonuna kadar Gazze'yi yönetme ve güvenliği sağlama konusunda geniş bir yetki veriyor.
Bir ABD yetkilisi, uluslararası güvenlik gücünün "barışı koruma gücü değil, uygulama gücü" olacağını vurguladı.
Bu hamle, diplomatik bir çözümden çok, Batı'nın köşeye sıkışmış vicdanının ve siyasi hesaplarının bir yansıması olarak görülebilir.
UYGULAMA GÜCÜ VE HUKUKİ ETİK SORGULAMASI
ABD'nin bu stratejik hamlesi, çözüm arayışından çok, diplomatik bir mazeret olarak okunabilir. Zira sahadaki insani felaket, uluslararası hukukun temel prensiplerini yerle bir etti.
Soykırıma yönelik hukuki süreçler, Batılı destekçileri de hukuki risk ve suç ortaklığı iddialarıyla karşı karşıya bırakma ihtimali taşıyor!
Batı'nın şiddeti durdurma yönünde kararlı bir adım atmaktaki tereddüdü, hukuka bağlılık beyanları için ciddi bir etik erozyon yaratabilir.
İşte Uygulama Gücü, tam da bu kriz anında, ABD'nin baskıyı hafifletme ve hukuki riskleri yönetme aracı olarak değerlendirilebilir.
Bu taslak, Batı'nın küresel kamuoyu önünde "İşte biz oradayız, yardım ediyoruz, el çekmedik" söylemini güçlü bir şekilde pekiştirme ve kendi etik konumunu onarma girişimi olabilir.
Uygulama Gücü, kararları zorla kabul ettirebilir ve fiili otorite kurarak bir Vesayet rejimi tesis etmeyi amaçlıyor olabilir.
Bu vesayet rejimi, İsrail için keskin bir ikilem sunar: Bir yandan mutlak kontrolünü kaybetme tehlikesi yaşarken, diğer yandan tarihi bir kaçış fırsatı yakalayabilir.
A. ULUSLARARASI ANALİSTLERİN UYARISI: YÖNETİM DEĞİL, MÜDAHALE Mİ?
Uluslararası analistlerin önemli bir bölümü, Trump'ın sunduğu bu taslağın Gazze'deki en büyük tehditlerinden birini barındırdığına dikkat çekiyor: Yerel yönetimi devre dışı bırakma tehdidi...
Eleştirmenlere göre, uluslararası toplumun görevi, Gazze'de yönetimi devralmak değil, bilakis insani yardımın engelsiz ulaşımını sağlamak ve insani felaketleri durdurmak...
Gazze yönetiminin Filistinlilere (Gazzelilere) ait olması gerektiğini savunanlar uluslararası güç rolünün yalnızca insani yardım ve güvenlik tehditlerini bertaraf etme noktasında sınırlı bir müdahale olması gerektiğini vurgularken;
ABD taslağının en az iki yıllık yönetimi öngörmesi, Filistinlilerin egemenliğini hiçe sayan ve bölgede Batı kontrolünü pekiştiren tehlikeli bir emsal doğurabilir.
B. ASKERİ VE HUKUKİ KISITLAMA RİSKİ
Uygulama Gücü'nün sahada olması, İsrail'in keyfi askeri gücünün sonu anlamına gelirken;
Güç, sadece yaşam hakkı ihlallerini ve ayrım gözetmeyen bombardımanı durdurmakla yetinmemeli;
Aynı zamanda insani yardım engellerini kaldırarak kıtlığın bir silah olarak kullanımına da son vermelidir.
Bu, aşırı sağcı hükümet için büyük bir zorluk teşkil edecektir.
C. SİYASİ VE MALİ MUAFİYET FIRSATI
Öte yandan Uluslararası Vesayet, İsrail'e inanılmaz bir 'el yıkama' fırsatı...
Mali Kurtuluş: Gazze'nin devasa yeniden inşa ve sivil yönetim maliyeti, uluslararası topluma yüklenebilir. İsrail, askeri güvenliği kontrol ederken, mali yükümlülükten sıyrılabilir.
Hukuk Kalkanı: ABD liderliğindeki uluslararası bir varlık, Lahey'deki soykırım davası baskısını hafifletme yönünde kullanılacak bir koz olabilir.
Siyasi Alan Açma: Trump'ın Knesset'te alenen Netanyahu'ya "af çıkarın" çağrısında bulunması, taslağın politik motivasyonlarına dair şüpheleri artırıyor. ABD, bu gücü Netanyahu’nun hukuki sorunlarını çözerek İsrail'e siyasi alan açmak için dış politika kozu olarak kullanabilir.
BMGK'NIN SOĞUK RÜZGARLARI: VETO VE ONAY
Bu taslağın BMGK'dan geçmesi, Trump'ın siyasi müdahalesi ve uluslararası dengeler nedeniyle zorlu bir süreç olacak.
Rakip Engeli: Çin ve Rusya, ABD'nin bu vesayet girişimini, Batı'nın küresel etkisini artırma hamlesi olarak görecektir. Trump'ın Netanyahu'ya yönelik müdahalesi, bu ülkeler için taslağa veto koymak adına güçlü bir gerekçe oluşturabilir.
Jeopolitik Sürtüşme: Türkiye gibi bölgesel bir gücün Uygulama Gücü'ne asker gönderme potansiyeli, taslağın akıbetini ciddi şekilde etkileyebilir. Türk askerinin uygulama gücü çerçevesinde Gazze'de bulunması, İsrail için mutlak güvenlik tahakkümünü kısıtlayan 'kırmızı çizgi' olduğundan veto edilebilir.
SONUÇ: ABD'nin acil cerrahi müdahale girişimi, Gazze'yi kurtarmaktan çok, Batı'yı hukuki krizden çıkarmayı hedefliyor olabilir.
Uygulama Gücü'nün varlığı, İsrail için bir hesap verebilirlik baskısı oluşturabilir, aynı anda mali ve hukuki muafiyet kapılarını da aralayabilir.
Eğer bu güç, yerel yönetimi Filistinlilere bırakıp sadece insani krize ve Gazze’nin güvenliğine odaklanmazsa, 2027'ye kadar sürecek bu vesayet, tarihte yalnızca Batı'nın vicdanını rahatlatmaya yarayan trajik bir ara bölümden ibaret kalacaktır.