2 CAHİL KADIN...
Cart diye sandalyeleri çektiler… Zart diye pahalı marka çantaları masaya attılar. Kocaman marka gözlüklü kadınlar, saçları attırıp, yan masaya oturdular. Dudaklarını şaplatıp, kirpiklerini kırpıştıra-kırpıştıra etrafa bakınıp, varolmanın dayanılmaz hafifliği içinde oturdular… Aç mı, tok mu bunlar? Belli değil… Şımarıkça ne içeceklerine, ne yiyeceklerine karar vermeye çalışıyorlar. Sesleri yüksek…
Çok antipatikler… Hiçbir şeyi beğenmeme halini, çoktan biriktirmişler. Zordur; içi bu kadar boş olan bir şeyi biriktirmek… Buzlu limonlu diet cola eşliğinde; tahıllı, kinoalı salatalarını söylüyorlar. Yemekleri geliyor, sanki onlar söylememiş, ben söylemişim gibi, beğenmemişcesine, itiştire kakıştıra yemeye başlıyorlar. Ağız ve kocaman dudakları kendinden bağımsız, şımarıkça hareket ediyor. Niye şımarmış o ağızlar ve dudaklar belli değil..
KIYTIRIK HAYATLARINA KIYTIRIK EGOLARI SIKI SIKI SARILMIŞ...
Sohbet ediyorlar… Akılları başka yerlerde, ama olsun birbirlerine eşlik ediyorlar. En kolayı da muhalif olmak… Ama her şeye, herkese muhalif olmak. Sıkı muhalif olman için, sıkı cahil olman lazım. Hicbir şeyi okuma, anlama, dinleme, empati yapma, takip etme, olumlu bakma tatlım. Sadece muhalif ol. Zahmetsiz iş. Varolmanın dayanılmaz yazılımını satın almışlar sanki… Yazılmış ama satırları yok, öyle içi boş yazılım yani. İçleri dışları, yalnızlık. Feyk kadınlar. Hayatın anlamı kendini sev, hep kendini sev, daha daha sev.. Farkında ol, karmanı bil, evrene bir şeyler yolla. Palavracılığın dibine vur. Başbakanın eşini konuşuyorlar; Sosyal medyada, bipolar bozukluğu olan, 140 karekterle onu bunu ısıran insanların paylaşımlarını, yazdıklarını anlatıyorlar... 2 cahil kadın, tanımadıkları, bir başka kadını nasıl incittiklerinin farkında değiller, eğleniyorlar.
İçlerinde hastalık var… Cahillik ve kötülük fermuarları hep açık. Bir yerlerden kopyala-yapıştır yalandan paylaştıkları Mevlana da yetmiyor. Hayata burun kıvırma hallerine. Yaşamaya doyamayan, çişi bile gelmeyen cahil insanlar, cahil kadınlar. Kibiriniz batsın.
Funda'ya takılanlar..
...........Hakkı Devrim, en sevdiğim adamlardan biriydi.Teleynak ve Cihannuma hiç unutmayacağım, baldan tatlı dilini hiç unutmayacağım. Çok sevdiğim, saygı duyduğum insanlardan biriydi. Allah rahmet eylesin.
..........Evlatsız ya da evladı olan, yalnız yaşlı anne ve babaları, ramazan sofralarında yalnız gösteren, yol bekleyen merhametiyle sınamayın bizi… Bu reklamlardan vazgeçin.
