KÜFÜR AYIBI!
Anladık Karadenizlisin… Anladık delikanlısın… Anladık asabisin... Davut Güloğlu... “Darbeye karşıyım ama bu şova katılmayacağım” (Yenikapı Demokrasi ve Şehitler Mitingi- Sanatçıları kastediyorum) diyen Sıla'ya canlı yayında küfretmiş. Sıla'ya doğru ve haklı bulamadığınız bu düşünceleri nedeniyle bütün köşe yazarları, kadın, erkek, herkes anladığı dilden, demokrat anlayışı içinde köşelerinden bir şeyler yazdı... Ben de yazdım. Günlerce tartışıldı...
Olmaz dedik, deme dedik, demeseydin dedik. Davut Güloğlu; asabi adam, sinirlenmiş canlı yayında küfürü basmış. Ve yer gök Sıla'yı konuşurken şimdi yer gok Davut'u konuşur olmuş. Durumdan vazife çıkarmış ve rol çalmış, Davut. Şimdi bütün gazete köşe yazarlarına telefon ederek, canlı yayınlara bağlanarak, çaldığı rolün hakkını verir olmuş... TV bağlantılarından birine denk geldim. Bağırıyor, susmak bilmeyen uzun noktasız virgülsuz cümlelerin de etinden et koparır gibi halleniyordu.
Anladık vatan seversin ve ben buna inanıyorum. Ama bu sana başkasına ve hatta bir kadına küfür etme hakkı vermez ki? Daha önce de, Hayko Cepkin'e fiziksel görüntüsü üzerinden, fiziksel hakaret cümleleri kurmuştun. Ortak kıyametimizin geldiği her durum, her kapı Davut'a çıkıyor. Kendi üzerinden, çaldığı rol üzerinden, kıymetimizi yaşamamızı sağlıyor. Ama kıyamet senin değil… Bir tuhaflık var. “Şişt Şişt sakin ol, sinirlerine hakim ol” diyeceğim, biliyorum yetmeyecek. Yüzde yüz haklı olsan bile, seninle aynı fikirde olsam bile, bir kadının yersiz, zamansız ve beğenmediğimiz açıklamalarına küfür etmek olur mu? Olmaz! Adı üstünde “Demokrasi mitingi”ne yakışmaz.
Olmadı arkadaş dedik, ayıp ettin dedik, bitti. Saklanamayan bir rol çalma telaşı diyelim. Vücut ayarlarının pek çabuk bozulması diyelim, dümeni pek çabuk küfürbaz dünyaya çevirme ayıbı diyelim. Hergün bir şeyler oluyor.. Hayat akarken insan en çok kendisi ile konuşup arkadaşlık ediyor. Bence özür dile.. Hiç azalmazsın merak etme.. “Yok dilemem” diyorsan. Gece yattığında kendine sorduğun “Bugünü nasıl geçirdim?” sorusuna “Bir kadına canlı canlı küfür ettim” der geçersin. Ya da.... Hay Allah! Sözüm bitti Davut.
Funda'ya takılanlar..
......Gazete’de “Leon büyüdü” diye başlık atmışlar. Kim bu Leon ayol dedim. Baktım yıllar öncesinin tanıdığı, şimdilerin hiç tanımadığı eski bir modacı kadını yazmışlar. Not önemli devam etmişler. “48 yaşında anne olan” diye yazmışlar. Kadın kimin umuru, yaşı kimin umuru. Bebekleri sağlıklı, mutlu büyüsün o kadar.
.........Geçmişi silmek mümkün mu? diye sormuşlar. "Yaşadıklarımdan pişman değilim" diyen Sibel Kekilli’ye.
Geçmişini silemezsin bacım, pişman olup olmamak tamamen sana kalmış. Ama bak; "geçmişini silmek" konusunu senin üzerinden tartışıyorlar. Hayat bu kadar sert. "La vıe est dure"…
