CUMHURİYET ERDOĞAN VE HALKIN SIRTINDA YÜKSELİYOR
İnişli çıkışlı 93 yıllık bir destanın yıldönümünü kutluyoruz. Önceleri isyanlar daha sonra darbeler ve terör ile boğuşan bir ülkenin yaşadığı 93 yıl.
Bu ülke Mustafa Kemal Atatürk gibi bir büyük kurtarıcıyı yaşadı. Bu ülke Celal Bayar gibi, Adnan Menderes gibi, Turgut Özal gibi iki reformist lider gördü. Bu ülke barajlar kralı Süleyman Demirel’i gördü. Necmettin Erbakan hocamızla milli olan güzelliklerin tadını aldı.
Asker darbeler ve otoriter rejimlerle Türkiye’nin önünü kesti ve bize dünyada “askeri demokrasi” denmesini sağladı…
Bütün bunlara halkımız 2002’de AK Parti’yi iktidara getirerek son verdi. Asker vesayetine son vermeye çalıştı ama Türkiye’yi yönetmeye alışmış azınlık elitler bir türlü pes etmedi.
Asker 2007’de cumhurbaşkanlığı seçimlerini bahane edip bir müdahale daha yapmaya yeltendi ama bu sefer karşılarına korkusuz Recep Tayyip Erdoğan çıktı. Ülkeyi seçimlere götürdü ve AK Parti ezici bir çoğunlukla seçimi kazandı.
Türkiye’nin çehresi değişti. Sosyal politikalara, ulaştırmaya, sağlığa ve eğitime önem verildi, yatırımlar yapıldı. Bir destan yazıldı.
2013’te halk Erdoğan’ı doğrudan seçimlerde yüzde 52 ile seçip başkan yaptı. Erdoğan Türkiye’nin güvenlik ve dış politika konseptlerini değiştirdi ve ülkeye milli dış politika, milli savaş sanayii ve milli bir güvenlik politikası kazandırdı.
Türkiye dünyanın ilk 20 dev ekonomilerinin arasına girdi. Dünya enerji geçiş hatlarında çok önemli bir pozisyona geliyor. Finans sektörü sağlam…
Türkiye dünya mazlumlarını ümit ve hayranlıkla baktığı bir kurtarıcı oldu. Erdoğan’ın “Dünya beşten büyüktür” çıkışıyla dünyaya adil düzen önerdik. Sömürülenlerin, ezilenlerin yanında yer aldık.
Kimsenin yapamadığını yapıp 3 milyon göçmene kol kanat gerdik.
Bunlar bilhassa Batılı güçleri kızdırdı, küplere bindiler. FETÖ’cü hainlere 15 Temmuz’da kanlı darbe yaptırmaya kalktılar. Ama halk Erdoğan’ın yanında yer aldı ve darbecilerin tanklarına, atak helikopterlerine, savaş uçaklarına kendini siper edip bir demokrasi destanı yazdı.
Bu arada Türkiye askerini ayağa kaldırıp toparladı ve Suriye’ye soktu. Şu anda DAEŞ’e kuzey Suriye’yi dar ediyoruz. Türkiye’de ve dışarda ise PKK’ya darbe üstüne darbe vuruyoruz.
Yani artık bize tokat atmalarını beklemiyor, tokat atacak kolu kırıyoruz.
İşte Cumhuriyeti, demokrasisini destan yazarak kurtarmış, lideri dik duran ve mamur müreffeh olma yolunda emin adımlar atan bir millet olarak kutluyoruz. Nice yıllar.
