İstanbul
Açık
16°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce

​BABA NE DEMEK?

YAYINLAMA:

Benim gerçekten hiç bilmediğim bir şey.

Çok küçüktüm babam öldü, o gün beni okula yolladılar.

Ayak altında dolaşmayayım diye.

Haklılar; annemin, evimizin, yuvamızın, hepimizin kıyameti gelmiş.

5 yaşındayım.

Annem, ‘hadi kuzum okula gitmen lazım’ dedi.

Ve gittim.

Biraz geç kalmışım, nur içinde yatsın Eyüp öğretmenim, ‘ne oldu Funda geç kaldın’ diye sordu.

"Babam öldü" öğretmenim dedim.

Şaşırdı ve bana belli etmeden, ‘hadi kızım sen evine gitmelisin’ dedi.

Arkadaşlarım derste, öğretmenim ise, çantamı toplamama yardım edip beni koridora çıkardı.

Çıktım, öylecene merdivene oturdum. O kadar küçüğüm ki, anlayamıyorum, neler oluyor.

Babam öldü.

Ne demek acaba.

Gitmiyorum, gidesim yok, bekliyorum, zil çalıyor, bütün sınıf çığlık çığlığa teneffüse koşarken, en son, Eyüp öğretmenim çıkıyor.

Beni görüp şaşırıyor..

‘Aaaaa, sen niye evine gitmedin kızım?’

‘Beni niye eve yolluyorsun öğretmenim, babanın ölmesi çok kötü bir şey mi?’

‘Hayir diyor, sadece sen değil bütün sınıfa tatil veriyorum onlarda evlerine gidecekler’ diyor..

Hmmmmm diyorum, ‘hepimiz yani.’

‘Evet’ diyor ‘hepiniz’

İkna oluyorum.

O arada zil çalıyor, öğretmenim, ‘haydi çocuklar bugün tatil, hepiniz evinize gidebilirsiniz" diyor.

Bütün sınıf çığlık çığlığa dağılıyoruz.

Eve geliyorum.

Babam ölmüş, herkes ağlıyor, ben bebeklerle oynamaya başlıyorum...

Kardeşim Ahmet 10 aylık bebek, o gün hiç susmadan ağlıyor.

Sonrası.

Kronik baba özler olarak hayatı yasamaya başlıyorum.

Kendime diyorum ki...

Sen artık, erkenden büyüyen.

Çabucak olgunlaşan.

Dayanmak zorunda olan,

Hiç bilmediğin bir şeyi iç yangınında hep özleyen..

Şikayet etmeyen, sızlanmayan yargılamayan, kocaman bir öksüz kız çocuğusun.

Funda'ya takılanlar...

... AÇEV istatistik yapmış. 81 ilde, 3 bin 558 babaya sormuşlar, yüzde 50’si çocuğunun altını açmamış, yüzde bilmem kaçı çocuğuna hiç zaman ayırmamış. Babalara sormuşlar, niye çocuk sahibi olmak istiyorsun diye, çocukları seviyorum da demiş. Soy sop devamı, hatıra oğlum olsun, diye cevap vermemişler. Sevsinler sizi diyeceğim var. Ekmek derdinde bütün gün koşan, kovalayan babalara, bu istatistik sonucunda, tuhaf şeyler yazmayacağım.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...