Gündemin öne çıkan yapımları, Emine Yıldırım’ın “Gündüz Apollon Gece Athena”sı ve Orhan Eskiköy’ün sekiz yıl aradan sonra sinemaya döndüğü “Ev” filmi oldu.
“Gündüz Apollon Gece Athena”: Umut ve Mizahın İçinden Geçen Bir Hikâye
Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması’nın açılış filmi olan “Gündüz Apollon Gece Athena”, izleyiciyle buluşmasının ardından yönetmeni ve oyuncu kadrosunun katılımıyla bir söyleşiyle devam etti. Filmin yönetmeni Emine Yıldırım, zorlu dönemlerden geçen bir toplumun ruhunu mizah ve umutla anlatmaya çalıştığını vurgularken, “Sert konulara rağmen hayata tutunmayı mizahla gösterdik. Mücadele ederek ayağa kalktığımızı ve geleceğe dair umudu kaybetmediğimizi göstermek istedik,” sözleriyle filmin çıkış noktasını paylaştı.
Oyunculardan Ezgi Çelik, canlandırdığı Defne karakterinin naifliğini ve içsel çatışmalarını ön plana çıkarmak istediğini söylerken, Barış Gönenen, karakterine yaklaşımını bir “şifre çözme süreci” olarak tanımladı. Usta oyuncu Lale Mansur, kendisinden çok farklı bir anne karakterine hayat vermekten mutluluk duyduğunu belirtirken, Selen Uçer, “Türkiye sineması içinde çok iddialı bir projede yer almak hem heyecan hem de sorumluluk verici” dedi.
“Ev”: Orhan Eskiköy’den Depremin Ardından Gelen Bir İçsel Yolculuk
Orhan Eskiköy, 2017 yapımı “Taş”ın ardından verdiği uzun bir aradan sonra “Ev” ile yeniden sinemaya döndü. Dünya prömiyerini Altın Koza’da yapan film, yönetmenin kendi ifadesiyle “ilk filmiymiş gibi” bir heyecan taşıyor. Eskiköy, 2023 depremlerinden sonra yaşadığı duygusal kırılmanın filmi yapma kararını tetiklediğini belirtti:
“Kıbrıs’ta battaniyenin altında ağlıyordum. Film yapmayı bırakmıştım ama bu felaket beni sinemaya geri getirdi.”
Belgesel sinemadan gelen deneyimini kurmacayla harmanlayan yönetmen, Ev'in temelinde felaketlerin insan üzerindeki etkilerini ve geleceğe karşı duyulan sorumluluğu taşıdığını ifade etti. Seyirciye yalnızca bir hikâye değil, aynı zamanda “olabilecekler” üzerine bir düşünce zemini sunmak istediğini belirtti.
Belgesel Yarışması: Kayıpların ve Sessiz Tanıkların Peşinde
Ulusal Belgesel Yarışması kapsamında ilk gösterimleri yapılan “Dedemin Evi” ve “Muzaffer”, bireysel hikâyeler üzerinden toplumsal hafızayı görünür kılmaya çalışan yapımlar olarak öne çıktı.
Buğçe Çalışkan’ın yönettiği “Dedemin Evi”, üretim sürecini kolektif bir çabayla yoğrulmuş bir lezzet metaforuyla tanımlarken, “Lutenitsa gibi; zahmetli ama bir o kadar da lezzetli” dedi.
Ömer Faruk Çetin’in *“Muzaffer”*i ise terk edilmiş bir köyde tek başına kalan bir adamın yalnızlığından yola çıkarak, modern zamanların sessiz yıkımlarını resmediyor. Yönetmen, ismin taşıdığı ironiyi de vurguladı:
“Muzaffer galip demek ama biz izlerken onun gerçekten galip mi, mağlup mu olduğuna karar veremiyoruz.”
Özel Gösterimler: Göçmenlik, Çağdaş Sanat ve Kolektif Bellek
Festivalin belgesel seçkisinde yer alan özel gösterimler de büyük ilgi gördü. Aysun Bademsoy’un yönettiği “Oyun Değiştiriciler”, Almanya’daki göçmen çocukların hayatlarını yıllar boyunca kamera önünde takip ederek bir büyüme hikâyesi sunuyor. Bademsoy, aidiyet duygusunun sınırlar ötesi bir gerçeklik olduğunu vurguladı.
Eylem Kaftan’ın “Fısıldayan Duvarlar” belgeseli ise, ressam Burhan Doğançay ve eşi Angela Doğançay üzerinden, soyut sanatın izini sürüyor. Yönetmen, projeye ilk başta mesafeli yaklaşsalar da sonrasında yaşananların bir “ilk görüşte aşk” gibi olduğunu dile getirdi.
Festivalde Öne Çıkanlar
Bugün Ulusal Uzun Film Yarışmasında “Uçan Köfteci” ve “Cinema Jazireh” izleyiciyle buluşuyor.
Ulusal Belgesel Yarışmasında “Manguel’in Türkiye Yolculuğu” ve “Nikita – Tanrıçanın Ölümü” gösterimde.
Dünya sineması programında Cannes’dan ödüllerle dönen “Gizli Ajan” ve “Romería”, Türkiye’de ilk kez Adana’da seyirci karşısına çıkıyor.
Yarın ise Tayfun Pirselimoğlu’nun “İdea”, Pelin Esmer’in “O Da Bir Şey Mi” ve Hakkı Kurtuluş & Melik Saraçoğlu’nun “Algoritma’ya Biat Et” filmleri yarışma kapsamında izlenebilecek.
Ayrıca, Reha Erdem’in sunumuyla Lucrecia Martel’in kült filmi “Bataklık”, festivalin öne çıkan sinema etkinliklerinden biri olacak.
32. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali, 28 Eylül’e kadar Adana’nın farklı noktalarında gösterimler, paneller ve söyleşilerle sinema dolu günler yaşatmaya devam edecek. Tüm etkinlik detaylarına ve program güncellemelerine festivalin sosyal medya hesapları üzerinden ulaşabilirsiniz.