Tarihi dokusuyla büyüleyen ve adeta açık hava müzesi konumunda olan Mardin, asırlara meydan okuyan çeşmelerini yeniden ayağa kaldırıyor. Vali ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Tuncay Akkoyun’un talimatıyla harekete geçen Mardin Büyükşehir Belediyesi, kentin kültürel hafızasında derin izler taşıyan 40 tarihi çeşmenin korunması ve gelecek nesillere aktarılması için örnek bir projeye imza attı.
İlk etapta sit alanında yer alan ve 1. grup tescilli yapı statüsündeki Maristan, Cevheriye, Saray, Ayn Ceviz ve Semerciler çarşılarındaki çeşmelerin aslına uygun restorasyonuna başlandı.

Kültürel mirasın özüne sadık kalınıyor
Kent Estetiği Daire Başkanı Abdullah Yenigün, yürütülen çalışmalar hakkında yaptığı açıklamada, "Mardin'imiz, binlerce yıllık geçmişi, eşsiz taş mimarisi ve bu dokuyu besleyen tarihi çeşmeleriyle büyük bir mirasa sahiptir. Bu değerleri yaşatmak bizim boynumuzun borcudur." ifadelerini kullandı.
Özellikle 900 yıllık geçmişiyle öne çıkan Maristan Çeşmesi, su debisini koruyarak yüzyıllardır Mardinlilere hizmet veriyor. Bu eşsiz yapıların sadece birer taş yığını olmadığını vurgulayan Yenigün, "Bu çeşmeler, geçmişte mahallelerin sosyal merkeziydi. Bugün de aynı ruhu yaşatmak istiyoruz." dedi.
UNESCO yolculuğunda kararlı adımlar
Mardin'in UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne adaylığı kapsamında sürdürülen bu projelerle, hem kültürel dokunun korunması hem de uluslararası tanınırlığın artırılması hedefleniyor.
Suyu kesilen çeşmelerin dahi yeniden suya kavuşturulması için titiz bir çalışma yürütülüyor. Bu sayede kadim şehrin suyla kurduğu medeniyet bağı tekrar canlandırılıyor.
900 yıllık tarihin şahidi: Maristan Çeşmesi
Eminettin Mahallesi Muhtarı Mehmet Erginoğlu, 1104 yılında Birinci Artuklu Sultanı Necmettin İlgazi ve kardeşi Emineddin tarafından yaptırılan Maristan Çeşmesi’nin iki kemerli yapısıyla 900 yıldır zamana meydan okuduğunu belirterek, restorasyona katkı sunan kurumlara teşekkür etti.
"Geçmişi anımsatan bir çeşme görmek, mahallemiz için büyük bir mutluluk kaynağı." diyen Erginoğlu, yapılan çalışmaların toplumsal hafızaya da büyük katkı sunduğunu söyledi.