Yeni Birlik Gazetesi
Yeni Birlik Gazetesi Kültür Sanat Ermeni kilisesiydi, camii oldu: Şanlıurfa’daki Fırfırlı Cami ziyaretçilerini ağırlıyor

Ermeni kilisesiydi, camii oldu: Şanlıurfa’daki Fırfırlı Cami ziyaretçilerini ağırlıyor

Şanlıurfa’da geçmişi kiliseden cezaevine, oradan camiye uzanan Hz. İyad Bin Ganem Camisi, mimarisi, manevi değeri ve restorasyon süreciyle kadim medeniyetin izlerini yaşatmaya devam ediyor.

KAYNAK: AA
MUHABİR: Hanife Dilli

Kültürlerin kesişim noktası, medeniyetlerin kadim şehri Şanlıurfa, tarihî yapılarıyla geçmişten günümüze uzanan köklü bir hafızayı bugüne taşıyor. Bu miraslardan biri olan ve halk arasında "Fırfırlı Cami" olarak bilinen Hz. İyad Bin Ganem Camisi, kiliseden camiye dönüşen yapısıyla dikkat çekiyor.

12. yüzyılda Haçlı Kontluğu döneminde inşa edildiği tahmin edilen yapı, zamanla yıkılsa da Sultan Abdülaziz’in 1865 tarihli fermanıyla yeniden inşa edilerek, dönemin mimari ruhuna yeniden hayat verildi. 1920’de Ermeni cemaatinin kentten ayrılmasıyla bir süre işlevsiz kalan yapı, 1930'lu yıllarda cezaevi olarak kullanıldıktan sonra, 1956 yılında camiye dönüştürülerek asli hüviyetine kavuştu.

Vakıflar Genel Müdürlüğü Restorasyonu ile Ayakta

Yapının geçmişi kadar günümüze taşınması da büyük bir başarı hikâyesi… Kültürel mirasımıza sahip çıkma iradesiyle hareket eden Vakıflar Genel Müdürlüğü, 2018 yılında başlattığı titiz restorasyonla camiye yepyeni bir nefes kazandırdı. Bu restorasyon sayesinde yapı, 2023’te yaşanan Kahramanmaraş merkezli depremlerden herhangi bir hasar almadan çıkmayı başardı.

Taş İşçiliğinde Üst Düzey Bir Eser

Şanlıurfa Vakıflar Bölge Müdürü Mehmet Ali Palalı, caminin tarihi değerine dikkat çekerek, şu ifadeleri kullandı:

"Fırfırlı ismi, 1900'lü yılların başında üzerinde bulunan rüzgar gülünden geliyor. O dönemden kalan kartpostallarda bile yapının kilise olarak kullanıldığı görülmektedir. Ancak Ermeni cemaatin ayrılmasının ardından yapı, devletimizin iradesiyle cezaevi işlevinden çıkartılarak camiye dönüştürülmüştür. Teknik ve bilimsel anlamda taş işçiliğinin zirvesi olan bir eserle karşı karşıyayız."

Sahabelerin İzinde, İslam'ın İzinde

Caminin imam hatibi Yusuf Doni ise bu mübarek yapıda görev yapmanın kendisi için büyük bir onur olduğunu belirterek, Sahabe Hz. İyad Bin Ganem’in bu bölgeye geldiğini ve camiye isminin bu nedenle verildiğini ifade etti.

“Bu cami, sadece taş ve harçtan ibaret bir yapı değil. Sahabe izleri taşıyan, vakıf eseri niteliğinde kutsal bir mekân. Burada namaz kılmak, dua etmek, bu atmosferi solumak başlı başına bir manevi tecrübe.”