Kavala’dan Mısır’a Uzanan Bir Yolculuk
18.yüzyılın sonlarında Kavala’da dünyaya gelen Mehmed Ali, sıradan bir tüccarın oğlu olarak başladığı yaşam serüvenini Mısır tahtına taşıdı. Fransızlara karşı gönderilen Osmanlı ordusuyla Mısır’a gelen Mehmed Ali, kısa sürede halk ve ordu nezdinde güç kazandı. 1805’te Mısır valiliğine getirildiğinde, yalnızca bir bölge yöneticisi değil, yeni bir düzenin kurucusu olacaktı.
Reformlarla Devrim Yaratan Vali
Mehmed Ali Paşa, Mısır’ı yalnızca askeri anlamda değil, ekonomik ve kültürel olarak da yeniden inşa etti. Tarımda pamuk üretimini artırdı, sulama projeleri başlattı. Sanayi tesisleri kurarak ithalata olan bağımlılığı azalttı. Modern ordu, teknik okullar, tıp fakülteleri ve matbaalarla donattığı Mısır, kısa sürede bölgenin en güçlü yapılarından biri hâline geldi.
Nil Üzerinde Yükselen Bir Hanedan
Kavalalı, Mısır’da kurduğu düzeni hanedanlaştırarak oğullarına miras bıraktı. Oğlu İbrahim Paşa, Osmanlı ordularını dahi mağlup ederek İstanbul’un kapısına dayandı. 1831–1841 arası yaşanan Osmanlı-Kavalalı gerginliği, uluslararası dengeleri de etkiledi. Paşa’nın gücü, Osmanlı’dan daha çok Avrupa devletlerini tedirgin etti.
Kahire’de yaptırdığı Mehmed Ali Paşa Camii, onun yalnızca siyasal değil, sanatsal mirasını da yansıtıyor. Osmanlı mimarisinin en görkemli örneklerinden biri olan yapı, bugün hâlâ Mısır’ın kültürel simgeleri arasında yer alıyor. Cami, İstanbul’daki büyük selatin camilerine adeta meydan okurcasına yükseliyor.
Osmanlı’nın İçinden Doğan Rakip Güç
Kavalalı’nın modernleşme adımları, Tanzimat reformlarına da ilham verdi. Ancak onun modelinde, merkezden bağımsız, yerel bir güç odağı yaratma amacı vardı. Osmanlı Devleti için hem tehdit hem model olan Kavalalı Mehmed Ali Paşa, ikiliklerle örülü bir liderlik sergiledi: Sadakatle isyan, reformla meydan okuma…
Yıllar süren iktidarının ardından Mehmed Ali Paşa, yaşlılıkla birlikte sahneden yavaşça çekildi. 1848’de oğlunun vefatıyla derinden sarsıldı. Zihinsel sağlığı giderek bozuldu. Paşa, 2 Ağustos 1849’da, Kahire’de hayatını kaybetti. Onun ölümüyle sadece bir valinin değil, Osmanlı tarihine yön vermiş bir liderin devri de kapandı.
Kimi tarihçiler onu isyancı, kimileri reformist olarak niteler. Ancak hem Türkiye hem Mısır için ortak gerçek şudur: Kavalalı, yaşadığı yüzyılın çok ötesinde bir devlet aklına sahipti. Bugün hâlâ birçok yönüyle tartışılan bu güçlü figür, tarihin merkezinde yer almayı sürdürüyor.