Yeni Birlik Gazetesi
Yeni Birlik Gazetesi Kültür Sanat Salon İKSV ve İstanbul Bienali’nden iki özel konser: The Necks ve Barwick&Lattimore

Salon İKSV ve İstanbul Bienali’nden iki özel konser: The Necks ve Barwick&Lattimore

Salon İKSV, İstanbul Bienali işbirliğiyle 9-10 Kasım’da The Necks ve Barwick & Lattimore’un sınırları aşan performanslarına ev sahipliği yapacak.

MUHABİR: Sema Sezen

İstanbul Bienali ve Salon İKSV’nin çokdisiplinli sanat anlayışını buluşturan özel işbirliği, kasım ayında iki etkileyici konserle hayat buluyor. Beyoğlu’nda bienal ruhunu sahneye taşıyacak bu gecelerde, müzik yalnızca dinlenmeyecek; hissedilecek, yaşanacak.

9 Kasım’da sahneye çıkacak olan Avustralyalı trio The Necks, doğaçlama ve sezgiye dayalı meditatif performanslarıyla dinleyicileri zamanın dışına çıkaracak. 10 Kasım’da ise ambient müziğin en özgün iki ismi Julianna Barwick ve Mary Lattimore, Salon’u duygusal yoğunluğu yüksek bir ses evrenine dönüştürecek.

The Necks: Doğaçlamanın Ustaları Salon Sahnesinde

Konser 9 Kasım Pazar saat 20.00'da gerçekleşecektir. 35 yılı aşkın süredir aynı kadroyla sahne alan The Necks; Chris Abrahams, Tony Buck ve Lloyd Swanton üçlüsünden oluşuyor. Minimalizm, caz ve ambient öğelerini iç içe geçirerek tamamen doğaçlama bir müzik anlayışı geliştiren grup, Salon’da mekânın akustiğini performansın parçasına dönüştürecek. Bu konser, izleyicilere neredeyse meditatif bir deneyim sunacak.

Barwick & Lattimore: Duygulara Arp ve Sesle Yolculuk

Konser 10 Kasım Pazartesi saat 21.30'da oturmalı düzende gerçekleşecektir. Julianna Barwick ve Mary Lattimore, ambient türün iki özgün ismi olarak dünyanın dört bir yanında birlikte sahne alıyor. Arp ve insan sesiyle oluşturdukları büyüleyici ses manzaraları, klasik konser deneyiminin sınırlarını zorluyor. Pitchfork, Mary Lattimore’u “günümüzün önde gelen enstrümantal hikâye anlatıcılarından biri” olarak tanımlarken, Barwick’in vokal döngüleri ve katmanlı yapısı dinleyiciyi adeta transa geçiriyor.

Salon İKSV, İstanbul Bienali ile birlikte, bu iki gecede müziği yalnızca bir sanat formu değil, bir deneyim alanı olarak izleyiciyle buluşturuyor. Mekân, ses, hafıza ve duygular; 9 ve 10 Kasım’da yeniden tanımlanacak.