Kazakistan’da bir köy okulunun müzesinde tesadüfen keşfedilen Kültöbe Yazıtı, Türk dili ve tarihi açısından çığır açan bir gelişme olarak kayıtlara geçti. Oğuz Türklerine ait olduğu tespit edilen ve 9–10. yüzyıllara tarihlenen yazıt, yalnızca bilim dünyasında değil, Türk milletinin tarihsel hafızasında da derin izler bırakacak nitelikte.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hayrettin İhsan Erkoç’un öncülüğünde yapılan keşif, bugüne dek Oğuz yazı dilinin 13. yüzyılda başladığına dair genel kabulü kökünden sarsıyor. Kültöbe Yazıtı, Oğuzların Selçuklu’dan çok daha önce yazı kullandığını bilimsel olarak ortaya koyuyor. Yazıt üzerindeki “kazar kan kul” (Hazar Hanı’nın kulu) ifadesi, Oğuzlar ile Hazar Kağanlığı arasındaki derin siyasi ve kültürel ilişkilere ışık tutuyor. Bu durum, Oğuz Yabguluğu’nun bir dönem Hazar egemenliği altında hareket ettiğini düşündürüyor.
Kültöbe Yazıtı'nın kazandırılması, yalnızca bir arkeolojik başarı değil, aynı zamanda Türk milletinin yazılı kültür mirasına sahip çıkma yolunda atılan tarihi bir adımdır. Yazıtın alt kısmındaki damga ise, kadim Türk devlet geleneğinin izlerini taşıyor.
Doç. Dr. Erkoç’un ifadesiyle bu yazıt, Kazakistan topraklarında daha pek çok tarihi eserin gün yüzüne çıkmayı beklediğini gösteriyor. Ortaya konan her yeni belge, Türkiye’nin geçmişten bugüne uzanan köklü ve sarsılmaz medeniyet yürüyüşünü bir kez daha gözler önüne seriyor.
