Kalıplaşmış ilişki anlayışına rest
Şevval Sam, özel hayatına dair yaptığı açıklamalarla gündeme oturdu. Toplumda yaygın kabul gören ilişki biçimlerine mesafeli yaklaşan ünlü sanatçı, aşkın kalıplara değil duygulara dayalı yaşanması gerektiğini savundu.
Evlilik ve birlikte yaşama gibi geleneksel pratikleri kendi hayatına uygun bulmadığını vurgulayan Sam, aşkı özgür bir deneyim olarak tanımladı.
Ayrı hayatlar, güçlü bağlar
Sam’ın ilişki anlayışında “bağımsızlık” anahtar bir rol oynuyor.
Partnerler arasında güçlü bir bağ kurulması için aynı çatı altında yaşamanın şart olmadığını dile getiren sanatçı, bireysel alanların korunmasının aşkı canlı tuttuğuna inanıyor.
Ona göre aşk, birbirine karışmadan yan yana durabilmeyi başarabilmekte.
İlişkiler birer dönüşüm alanı
Şevval Sam, ilişkileri bir “tamamlanma” değil, bir “dönüşüm” süreci olarak görüyor.
Her ilişkinin insana farklı bir şey öğrettiğini ve kişinin gelişimine katkı sağladığını belirten sanatçı, aşkın aynı zamanda kişinin kendini tanıma yolculuğuna da hizmet ettiğini düşünüyor.
Bu bakış açısıyla, ilişkiyi bir sonuç değil süreç olarak değerlendiriyor.
Hayatı paylaşmak zorunluluk değil
Sam’ın açıklamaları, aşkın zorunluluklardan değil tercihlerden beslendiğini ortaya koyuyor.
Bir soyadı ya da statüyle tanımlanmayan ilişkilerin daha gerçek ve derin olduğuna inanan oyuncu, duyguların öncelikli olduğu bir hayat tercih ettiğini net bir şekilde ortaya koyuyor.