İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Magazin İbrahim Tatlıses'le tanıştı, hayatı değişti! Derya Tuna’nın bilinmeyen hayat hikayesi

İbrahim Tatlıses'le tanıştı, hayatı değişti! Derya Tuna’nın bilinmeyen hayat hikayesi

Derya Tuna'nın İbrahim Tatlıses'le tanıştıktan sonra değişen hayatı, yıllar sonra yaptığı duygusal itiraflar ve bilinmeyen hikayesiyle yeniden gündemde.

MUHABİR: Eylül Baysal

SAHNEDE BAŞLAYAN HAYAT, FİLM SETİNDE DÖNÜŞTÜ

17 Temmuz 1965'te beş çocuklu bir ailenin kızı olarak dünyaya gelen Derya Tuna, genç yaşlarda sahneye adım attı. Müzik kariyeri onu hızla Yeşilçam’ın parlayan ışıklarına taşıdı. Ancak her şey, 1983 yılında "Günah" filminin çekimleri sırasında değişti. O set, yalnızca bir filmin değil, bir ömür sürecek ilişkinin başlangıcıydı. Tuna ile İbrahim Tatlıses’in yolları orada kesişti.

Tanışmalarının ardından kısa sürede sinema dünyasının unutulmaz çiftlerinden biri haline geldiler. "Günah", "Yalnızım", "Gülüm Benim" gibi filmlerde birlikte kamera karşısına geçtiler. Ancak o yıllar, sadece sanatın değil; aşkın da sahne arkasında yazıldığı zamanlardı. Tatlıses’le 18 yıl süren ilişkileri, hem göz önünde hem de fırtınalı bir şekilde yaşandı.

AŞKTAN BİR EVLAT DOĞDU: İDO TATLISES

Bu birliktelikten dünyaya gelen İdo Tatlıses, çiftin aşkını somutlaştıran en özel anı olarak hafızalarda kaldı. Derya Tuna, uzun süre Tatlıses’in yanında sahnelerden uzak durmuş, anneliği ve özel hayatını ön planda tutmuştu. Ancak bu aşk, bir nikâhla taçlanmadı. Tuna’nın yıllar sonra yaptığı şu açıklama ise hafızalara kazındı:

“Keşke İbrahim Bey’in evlenme teklifini kabul etseydim. Hayatım keşkelerle dolu…”
Bu içten sözler, yıllarca güçlü duruşuyla tanınan Tuna’nın kırılgan yönlerini de gözler önüne serdi.

SADECE AŞK DEĞİL, AYNI ZAMANDA MÜCADELE HİKAYESİ

Derya Tuna'nın hayatı sadece bir aşk hikâyesi değildi. 2001 yılında Tatlıses'le yollarını ayırdıktan sonra tekrar sahnelere döndü. Ancak bu dönüş de kolay olmadı. Özellikle giydiği bir transparan kıyafet yüzünden yaşadığı linç kampanyası, onu psikolojik olarak derinden sarstı.

Tuna o günleri şu sözlerle anlattı: “Ben teşhirci değilim. Aynada baktığımda kendimi beğendim. İnsanlar beni severler. Ama bacağımın acısından çok, yüreğimin acısı vardı. Kırgınım.”

Bu açıklama, o dönemin kadın sanatçılar üzerindeki baskısını da bir kez daha gözler önüne serdi. Yaşadığı linç ve psikolojik yorgunluk nedeniyle uzun bir süre ekranlardan uzak kalmayı tercih etti.