Uğur Işılak Kırşehir’de binleri coşturdu: “Bu halk her şeyi görüyor, çakalları da tanıyor”
Kırşehir’in Kaman ilçesi, geçtiğimiz akşam sadece bir konserle değil, aynı zamanda sanat, vefa ve duruşun buluştuğu özel bir geceye sahne oldu. Sanatçı Uğur Işılak, Kaman'daki konserinde yalnızca şarkılarını söylemedi; aynı zamanda toplumun belleğine kazınan bir mesaj verdi. Neşet Ertaş’ın adı üzerinden yürütülen siyasi tartışmalara sert sözlerle yanıt verdiği anlar, sahnedeki müziğin önüne geçerek gecenin asıl gündemini belirledi.
Neşet Ertaş’la büyüyen bir kuşağın isyanı: “Onu kirli dile bulaştırmayın”
Konsere, merhum büyük usta Neşet Ertaş’ın “Yalan Dünya” türküsüyle başlayan Uğur Işılak, sahnede sadece sanatını değil, inancını, görüşünü ve halkla olan bağını da ortaya koydu. Işılak’ın sözleri, salonu dolduran binlerce kişi tarafından alkış yağmuruna tutuldu. Özellikle Ertaş üzerinden yapılan siyasi manipülasyonlara tepki gösterirken kullandığı “Çakal sürüsü” ifadesi, sosyal medyada hızla yayılarak gündem oldu.
Işılak, konuşmasında sertti ama bir o kadar da duygusaldı. “Neşet Ertaş’ın ismini kullanarak siyaset yapanlara, küfür edenlere, tehdit savuranlara Mevlana’nın sözüyle cevap veriyorum: ‘Önce söze bakarım söz mü diye, sonra söyleyene bakarım adam mı diye...’” diyerek, sadece sahnede değil, toplumsal hafızada da iz bırakacak cümleler kurdu.
Ustalara vefa: “Hepsi bir bahçenin farklı gülleri”
Sanatıyla olduğu kadar duruşuyla da bilinen Uğur Işılak, Neşet Ertaş’ın sadece bir ozan değil, kültürel bir sembol olduğunu vurguladı. “Barış Manço bizim için neyse, Mahzuni neyse, Aşık Veysel neyse, Neşet Ertaş da odur” diyen Işılak, halk müziğinin büyük ustalarının birbirleriyle kıyaslanamayacağını, hepsinin farklı bir değer taşıdığını söyledi.
“Kim neyi yakıştırıyorsa onu desin. Hepsi bu milletin sesi. Birinin bir diğerinden eksiği ya da fazlası yok. Her biri bu toprakların kalbinde farklı bir yere sahip” sözleriyle, ötekileştirme yerine birleştirici bir mesaj verdi.
Kırşehir’e ve Ertaş’a vefa
Konser sonunda sahneye çıkan Kaman Belediye Başkanı Emre Demirci, Uğur Işılak’a çiçek takdim etti. Bu an, gecenin sembolik anlamını daha da derinleştirdi. Işılak, teşekkür konuşmasında “Dik duruşunuz ve Kaman’a kattığınız değer için teşekkür ederim” diyerek Başkan Demirci’ye övgü dolu sözler söyledi.
Ancak geceye damga vuran asıl cümle, Uğur Işılak’ın Neşet Ertaş’ın şiirinden esinlenerek söylediği sözler oldu:
“Hayvandan doğan hayvan olur, insandan doğan insan olur… Ama bir de insandan doğup hayvanlaşanlar var. İşte bu çakal sürüsü tam da onlardır.”
Bu cümleyle Işılak, hem Ertaş’a olan vefasını ortaya koydu, hem de ustanın adını siyasete alet edenleri sert bir şekilde eleştirdi.

25 yıllık vefanın sesi: “Neşet Ertaş bize teşekkür etti, o bize yeter”
2000 yılında bestelediği “Gadan Alım” eserinde, Kırşehir ve Neşet Ertaş’a duyduğu sevgiyi dile getiren Işılak, o dönem Ertaş’tan aldığı bir telefonu da anlattı. “Bizi aradı, teşekkür etti. O bizim baş tacımızdır. Bizi bilen bilir, bilmeyen de kendi gibi bilir” diyerek, bu konuda kimseye açıklama borçlu olmadığını net bir şekilde ifade etti.
Kırşehir’in gecesinde ses sadece müzik değildi
Kırşehir’in o gecesi sadece bir konser değil, aynı zamanda halkın vicdanına seslenen bir müzikal manifesto oldu. Işılak’ın sözleri, sadece sahnedekilere değil, ekran başında takip eden binlerce kişiye de ulaştı. Özellikle sosyal medya platformlarında, sanatçının konuşması ve duruşu gün boyu gündemde kaldı.