Türk sinemasının üretken ve özgün isimlerinden Yüksel Aksu, sinemaseverleri bu kez yalnızca kamera arkasından değil, aynı zamanda sahneden de selamlıyor. Yeni filmi Bak Postacı Geliyor, hem senaryosunu yazdığı, hem yönettiği, hem de oyuncu olarak yer aldığı özel bir yapım olarak dikkat çekiyor. Filmin başrolünde ise son yıllarda oyunculuğuyla adından sıkça söz ettiren Ozan Akbaba yer alıyor.
Aksu, filme yalnızca fikir babalığı yapmakla kalmıyor; aynı zamanda hikâyenin içine "cazgır" karakteriyle bizzat dahil olarak, anlatıyı daha da derinleştiriyor. Bu çok katmanlı yaklaşım, projeyi klasik bir dönem filmi olmaktan çıkarıp, yaratıcı ve kişisel bir sinema deneyimine dönüştürüyor. Çekimler ise Aksu’nun yıllardır yaşadığı ve birçok filmine ilham kaynağı olan Muğla’da gerçekleştirildi.
aşk, idealler ve küçük bir kasabada sıkışan hayatlar
1960’ların sonlarında geçen film, küçük bir Ege kasabasında yaşayan, dürüstlüğüyle herkesin sevgisini kazanmış bir posta memuru olan Osman’ın (Ozan Akbaba) içten hikayesini anlatıyor. Naifliği ve ideallerine olan bağlılığıyla tanınan Osman’ın hayatı, kasabanın güzeller güzeli kızı Gülizar’a duyduğu karşılıksız aşkla altüst oluyor.
Bu imkânsız aşkın içinde yalnızca duygular değil, dönemin toplumsal baskıları, sınıf farkları ve kaderle verilen mücadele de yer alıyor. Film, sadece bir aşk hikayesi değil; aynı zamanda ait olma arzusunu, cesareti ve içsel dönüşümü de beyazperdeye taşıyor.
Yapımcılığını, son yıllarda Türk sinemasına kazandırdığı projelerle adından söz ettiren Polat Yağcı üstleniyor. Yağcı’nın kurucusu olduğu Poll Films etiketiyle hazırlanan film, yıl sonuna doğru sinemaseverlerle buluşmaya hazırlanıyor.
dönemin ruhunu taşıyan güçlü bir dönem filmi
Bak Postacı Geliyor, yalnızca aşkı değil, bir dönemin ruhunu da yeniden yaşatmayı amaçlıyor. Filmde kullanılan dekorlar, kostümler ve müzikler, 1960’ların Türkiye’sini adeta bir zaman makinesiyle günümüze taşıyor. Yüksel Aksu’nun sinemasal dili ise bu atmosferi daha da etkileyici hale getiriyor.
Sinema eleştirmenleri tarafından "nostaljik bir anlatımla günümüz duygularına dokunan" olarak tanımlanan film, yönetmenin kişisel izler taşıyan yapım anlayışını bir kez daha ortaya koyuyor. Aksu’nun film boyunca izleyiciyle kurduğu doğrudan temas, hikâyeyi hem daha gerçek hem de daha duygusal hale getiriyor.
beyazperdede çok yönlü bir yetenek şöleni
Yüksel Aksu’nun hem senaryosunu kaleme alması, hem yönetmen koltuğuna oturması hem de filmde oyuncu olarak yer alması, bu projeyi Türk sineması adına özel kılıyor. Üç farklı görevle filmin içinde yer alması, izleyiciyle kurulan bağı güçlendiriyor. Aynı zamanda Ozan Akbaba'nın performansı da filmin en dikkat çeken unsurlarından biri olarak öne çıkıyor.
Bak Postacı Geliyor, hem hikayesi hem de yapım ekibiyle sinema tutkunları için merakla beklenen yapımlar arasında yerini şimdiden aldı.