Dünyaca ünlü Michelin yıldızlı şef Hüseyin Özer, memleketi Tokat'a sadece bir gastronomi okulu kazandırmakla kalmıyor, aynı zamanda İngiltere'nin sembolleri haline gelen iki tarihi aracı da Tokatlıların hizmetine sunuyor. İngiltere’nin başkenti Londra’nın ikonikleşmiş Routemaster marka çift katlı kırmızı otobüsü ve 1956 model klasik siyah “London Cab” taksisi, Tokat Belediyesi’ne hediye edilecek.
Hüseyin Özer’in bu jesti, Tokat’ı uluslararası gastronomi rotasına taşıyacak yeni bir dönemin habercisi olarak görülüyor. Londra’da işlettiği “Sofra” restoranıyla dünya çapında tanınan başarılı şef, şimdi de doğup büyüdüğü şehirde gastronomi turizmini canlandırmayı hedefliyor.
Gastronomi okulu, tarihi binada hayat bulacak
Tokat’ın kalbinde yer alan Alipaşa Cumhuriyet Caddesi üzerindeki tarihi bina, şef Hüseyin Özer tarafından satın alındı. Bu bina, uluslararası düzeyde şefler yetiştirecek bir gastronomi okuluna dönüştürülecek. Restorasyon çalışmaları için Tokat Belediye Başkanı Mehmet Kemal Yazıcıoğlu ile bir araya gelen Özer, şehrin yemek kültürünü tüm dünyaya tanıtmak istediğini vurguladı.
“Buradan yetişecek genç şefler, tıpkı benim gibi dünya mutfaklarına yön verecek, Tokat’ın yemeklerini sınırların ötesine taşıyacak” diyen Özer, bu adımı yalnızca bireysel değil, kültürel bir mirasın taşınması olarak görüyor.
Londra’nın simgeleri artık Tokat’ta
Tokatlılara verilecek en dikkat çekici hediyeler ise şef Hüseyin Özer’in Londra’dan getireceği iki araç olacak. Routemaster marka çift katlı kırmızı otobüs ve London Cab olarak bilinen siyah taksi, artık Tokat’ın sokaklarında hizmet verecek. Bu araçlar sadece görsel olarak değil, Tokat’ın marka değerine katkı sağlayacak kültürel birer öğe olacak.
Özer, “Bu sadece iki araç değil; Tokat’a taşınan bir şehir kimliği, bir kültürel mesaj” diyerek bu hediyelerin anlamını özetliyor. Amacı, Tokat’ı gastronomi dünyasının yeni cazibe merkezi haline getirmek.
İngiliz turistler Tokat mutfağını keşfedecek
Hüseyin Özer’in uzun vadeli hedefleri arasında yalnızca fiziksel yatırımlar yok. Aynı zamanda, Londra ve Tokat arasında kültürel bir köprü kurmak istiyor. “Londra ile Tokat’ı kardeş şehir yapacağım” diyen Özer, İngiltere’den çok sayıda gastronomi meraklısı ve şefi Tokat’a getirmeyi planlıyor.
Bu ziyaretlerin hem Tokat ekonomisine hem de tanıtımına büyük katkı sağlayacağı öngörülüyor. Ayrıca, İngiltere yeme içme kültürünü Tokat’a taşıyarak karşılıklı bir gastronomi alışverişi oluşturulması hedefleniyor.
Routemaster: sadece bir otobüs değil, bir tarih
1956 yılında Londra sokaklarında hizmete başlayan Routemaster marka otobüsler, zamanla şehrin ayrılmaz bir parçası haline geldi. Geleneksel yerleşimi, yarım sürücü kabini ve arka platform girişiyle bu otobüsler, İngiltere nostaljisinin yaşayan simgelerinden biri. 2005’te resmî olarak hizmetten çekilse de hâlâ dünyanın çeşitli şehirlerinde ikonik birer araç olarak sergileniyor.
Bu eşsiz araç artık Tokatlıları gezdirecek. Şehrin tarihî dokusuna modern bir vizyon kazandıracak Routemaster, yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekecek görsel bir şölen sunacak.
London Cab: siyah şıklık Tokat yollarında
Londra taksileri, sade tasarımı ve sağlamlığıyla tanınır. 1956 model Austin marka siyah taksi, şehre yalnızca ulaşım aracı değil, aynı zamanda bir estetik değer olarak da yansıyor. Özellikle turistik şehirlerde ikonik araçların cazibesi, şehrin dışa açılımında önemli rol oynuyor.
Tokat Belediyesi’ne bağışlanacak bu araç, özellikle şehir merkezinde nostaljik turlar ve özel etkinliklerde kullanılacak. Böylece Tokat, modern turizm anlayışına da farklı bir pencere açmış olacak.
Yerelden evrensele uzanan vizyon
Hüseyin Özer’in bu girişimi, sadece bir hemşerinin memleketine yaptığı katkı değil; bir vizyonun, bir kültürün ve bir şehrin potansiyeline olan inancın yansıması. Gastronomi, kültür ve turizmin birleştiği bu projeyle Tokat, yerel değerlerini koruyarak uluslararası sahnede söz sahibi olmaya hazırlanıyor.
Tokat Belediye Başkanı Mehmet Kemal Yazıcıoğlu da bu girişimi destekleyerek “Tokat’ı farklı kılacak ve geleceğe taşıyacak her türlü vizyoner adıma kapımız açık” sözleriyle şefe teşekkür etti.
