İstanbul
Açık
3°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Magazin Türkülerle 30 Yıl: Esra Öztürk’ten Kültüre Sadakat Dolu Sanat Yolculuğu

Türkülerle 30 Yıl: Esra Öztürk’ten Kültüre Sadakat Dolu Sanat Yolculuğu

13 yaşındayken babasının teşvikiyle çıktığı ilk sahneden bugüne, kalbimizdeki yerini hiç kaybetmedi Esra Öztürk… O gün bugün durmadan üretmeye, söylemeye, anlatmaya devam etti. Türk Halk Müziği’nin güçlü yorumcusu olarak adını yıllar içinde saygı ve sevgiyle duyurdu; sazıyla, sözüyle, sesiyle bir nesle türküyü yeniden sevdiren kadınlardan biri oldu.

MUHABİR: Sibel Çınar

Türk Halk Müziği’nin Güçlü Sesi Esra Öztürk, 30. Sanat Yılında Türkiye’nin Kültürel Hafızasını Taçlandırıyor

Türk kültürünün öz sesi olan türküleri, bir ömür boyu büyük bir sadakat ve sevgiyle yorumlayan sanatçı Esra Öztürk, 30. sanat yılını gururla kutluyor. Henüz 13 yaşında çıktığı ilk sahneden bu yana halk müziğinin yüreğe dokunan derinliğini yaşatan Öztürk, geleneksel değerleri modern yorumlarla buluşturmayı başaran nadir sanatçılardan biri olarak kültürel hafızamıza adını altın harflerle yazdırıyor.

Milli Kültürün Temsilcisi Bir Sanat Yolculuğu

Esra Öztürk’ün sanat serüveni, yalnızca müzikal bir başarı hikâyesi değil; aynı zamanda Türk milletinin ortak hafızasında yer etmiş değerlerin yaşatılması anlamına geliyor. Arif Sağ Müzik Okulu’nda aldığı eğitimle temelini güçlendiren sanatçı, bağlamasıyla sahnelerde adeta milli bir kültür nöbeti tutuyor.

sanat yılına özel hazırladığı dev projeyle 30 farklı sanatçıyla gerçekleştireceği 30 düet çalışması, hem halk müziğine hem de farklı müzik türlerine köprü kuran özgün bir girişim olarak dikkat çekiyor. Türk Halk Müziği’nden pop ve caza, arabeskten rap’e kadar uzanan bu özel çalışma, Türkiye’nin sanatta birlik ve çok sesliliğe verdiği önemin bir yansıması niteliğinde.

Sanatın Evrenselliği, Değerlerin Milli Ruhu ile Bütünleşiyor

Sanatı sadece bir sahne faaliyeti değil, aynı zamanda sorumluluk bilinciyle yapılan bir hizmet olarak gören Esra Öztürk, türkülerin taşıdığı tarihî ve kültürel derinliği bugüne ve yarına taşımayı sürdürüyor. “Hiçbir tarzı dışlamıyorum ama türküler bizim özümüz, geçmişimiz. Bu mirası sahipsiz bırakamayız,” diyen Öztürk, genç kuşaklara da örnek olmaya devam ediyor.

Sahnedeki disiplini, çalışmadaki titizliği ve topluma karşı taşıdığı sorumluluk bilinci ile yalnızca bir sanatçı değil; aynı zamanda güçlü bir kültür temsilcisi olan Öztürk, kısa süre içinde çıkaracağı pop single çalışmasıyla da geniş kitlelere hitap etmeye hazırlanıyor.

Sanatçı Kimliğiyle Milli Duruşun Sembolü

Müzik kariyeri boyunca çok sayıda albüm ve tekliye imza atan Esra Öztürk, son olarak “Gurur” adlı fantezi müzik çalışmasıyla dikkatleri üzerine çekmişti. Repertuarındaki çeşitlilik, onun ne kadar derinlikli ve çok yönlü bir sanat anlayışına sahip olduğunu gösterirken; her notasında, her ezgisinde Türkiye'nin sesi duyuluyor.

Esra Öztürk, kültürümüzü taşıyan türküleri sahnelerde yaşatmakla kalmıyor; aynı zamanda genç sanatçılara ilham vererek bu mirasın geleceğe güvenle aktarılmasına da öncülük ediyor. Prensipli duruşu, özverili çalışmaları ve toplum yararına sanat anlayışı ile o artık sadece bir sanatçı değil, bir kültür elçisidir.

Türkü Bitmez, Esra Öztürk Susmaz…

Esra Öztürk’ün sesi, sazı ve sözüyle dile gelen türküler; bu toprakların sesi, milletin yüreği olmaya devam edecek. Çünkü o sadece türkü söylemiyor…
O, türküye can veriyor.