DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, partisinin Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları’nın ardından CHP’nin İmralı ziyaretine katılmama kararını sert sözlerle eleştirdi.
Bakırhan, CHP’nin tarihi sorumluluğuna dikkat çekerek, çözüm sürecinde aktif rol oynaması gerektiğini vurguladı.
‘’Gereğini Yapmalı”
Bakırhan, CHP’nin İmralı'ya gitmeme kararına ilişkin yaptığı değerlendirmede şu ifadeleri kullandı:
“Cumhuriyet Halk Partisi, Cumhuriyet’in kurucu partisidir; yüzyıllık meselede sorumluluğu olan bir partidir. Çözümünde de rol oynamalıdır. İktidar hedefi olan bir parti, Türkiye'nin en temel meselesinin çözümünde cesur olmalı ve risk almalıdır.”
“Bu Süreci Barış ve Demokratik Toplum Süreci Olarak Görüyoruz”
“Terörsüz Türkiye sürecinde hangi aşamadayız?” sorusunu yanıtlayan Bakırhan, süreci “barış ve demokratik toplum süreci” olarak niteledi. Türkiye'nin 86 milyon vatandaşını ilgilendiren, yüz yıllık bir yarayı iyileştirme çabasının tarihi ve kritik bir noktada olduğunu ifade etti.
“Kimse Beklemiyordu''
Bakırhan, Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’taki açıklamalarına atıfta bulunarak, silahların bırakılması, PKK’nın feshedilmesi ve silahlı unsurların Türkiye dışına çekilmesi yönündeki çağrının toplumun büyük kesimi tarafından beklenmediğini dile getirdi:
“Bunlar çok ezber bozan, çok önemli şeyler. Hiçbir mutabakat olmadan, ‘örgütü feshediyorum’ demek önemlidir.”
“İktidar Barışı Toplumsallaştırmalı”
DEM Parti Eş Genel Başkanı, iktidarın çözüm sürecinde yapıcı bir tutum alması gerektiğini savundu. Cezaevlerinin durumu, kayyum atamaları ve siyasal baskılar üzerinden mevcut uygulamaların barış ortamına zarar verdiğini ifade ederek, şu çağrıyı yaptı:
“İktidar, yürütme erki olarak tereddütleri giderici, barışı toplumsallaştırıcı bir rol oynamalı.”
“Bahçeli Tutarlı Bir Siyaset İzliyor”
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “Gerekirse İmralı’ya ben giderim” açıklamasına da değinen Bakırhan, Bahçeli’nin tutarlı bir söylem çizgisi sürdürdüğünü belirtti:
“Öcalan da Sayın Bahçeli de ilk söyledikleri çizgiyi sürdürüyor.”
“SEGBİS ile Bu Mesele Çözülmez”
Bakırhan, 100 yıllık Kürt meselesinin SEGBİS üzerinden yürütülecek bir iletişimle çözülemeyeceğini belirterek, CHP’nin bu öneriye karşı mesafeli duruşunu eleştirdi:
“100 yıllık bir mesele linkle çözülmez. Mandela’yla, Aliya İzzetbegoviç’le görüşüldü; biz neden benzer deneyimlerden ders çıkarmıyoruz?”
“CHP Aktif Rol Almalı''
CHP'nin sürece dair daha yapıcı ve katılımcı bir rol üstlenmesi gerektiğini vurgulayan Bakırhan, şu değerlendirmede bulundu:
“CHP gerçekten bu meselenin çözümünde çok aktif bir rol oynayabilirdi. Sadece SEGBİS değil, oraya gidilmemesi yönündeki tavır da üzücü. Cumhuriyet’in kurucu partisi bu meselede cesur olmalı.”
‘’Tabanı Cesaretlendirin”
Bakırhan, CHP’nin iktidar hedefi olan bir parti olarak toplumun duygusal reflekslerinden kaçınarak, çözüm odaklı bir siyaset üretmesi gerektiğini ifade etti:
“Siyasetin görevi cesur olmak ve tabanını bu meselelere dahil edecek bir çerçeve sunmaktır. CHP'den bu noktada ciddi beklentimiz var.”
“Yeni Anayasa Tartışması Gündemimizde Değil”
AK Parti ve MHP ile yaptıkları temasların yalnızca çözüm sürecine odaklı olduğunu belirten Bakırhan, yeni anayasa gündemine ilişkin ise şunları söyledi:
“Anayasa henüz gündemimizde değil. Şu anda tüm odağımız bu meselenin çözümünde. Ama süreç tamamlandığında, demokratik ve kapsayıcı bir anayasa tartışmasında biz de önerilerimizle yer alacağız.”