Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), Türkiye'deki dijital hizmet pazarında yerli ve yabancı firmalar arasındaki rekabet dengesini kökten değiştirecek bir kanun teklifini Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin gündemine taşıdı. Teklifin odağında, küresel çapta hizmet sunan dijital medya platformlarından alınan vergi oranının kayda değer bir biçimde artırılması yer alıyor.
MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Kayseri Milletvekili İsmail Özdemir imzasıyla Meclis Başkanlığı'na sunulan düzenleme, yabancı menşeli dijital yayıncıların ödediği Dijital Hizmet Vergisini (DHV) ciddi oranda yükseltmeyi öngörüyor.
Vergi Makasıyla Yerli Girişimlere Destek Eli
Teklifin gerekçesi, Türkiye ekonomisi için hayati önem taşıyan yerli dijital ekosistemi güçlendirme ve adil bir rekabet ortamı yaratma vizyonuna dayanıyor. Hazırlanan metne göre, ülkenin sınırları içinde faaliyet gösteren yabancı merkezli şirketler için DHV oranı yüzde 12,5'e çıkarılacak. Buna karşın, yerli sermayeli dijital platformlar için mevcut vergi oranının, yani yüzde 7,5'in korunması teklif ediliyor.
Bu vergi ayrımının temel amacı, yerli Türk firmalarının uluslararası devlerle olan rekabet gücünü artırmak ve bu alandaki yeni girişimciler için cazip bir yatırım ve büyüme ortamı oluşturmak olarak belirtiliyor. MHP, bu hamlenin, yerli içerik üretimini ve dijital pazar payını önemli ölçüde destekleyeceğine dikkat çekiyor.
Hangi Dijital Hizmetler Vergi Kapsamında?
Kanun teklifi, Dijital Hizmet Vergisi'nin uygulama alanını da netleştiriyor. Düzenlemeye göre, sesli, görsel ve diğer tüm dijital içeriklerin (yazılımlar, uygulamalar, oyunlar, müzik, video vb.) dijital ortamda satışı, kiralanması veya bu içeriklerin dijital cihazlar üzerinden dinlenmesi, izlenmesi, oynatılması ve kaydedilmesine yönelik sunulan tüm hizmetler vergilendirilecek.
Özetle, MHP'nin bu teklifi, Türkiye'nin dijital hizmetler pazarında küresel oyunculara karşı yerel girişimcileri koruma ve onları teşvik etme yönünde önemli bir mali araç kullanma isteğini gösteriyor. Teklifin yasalaşması halinde, yabancı dijital platformların Türkiye'deki mali yükümlülükleri artarken, yerli şirketler için rekabet avantajı sağlaması bekleniyor.