AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, İsrail’in Suriye topraklarına yönelik artan saldırılarına karşı çok net ve sert bir çıkış yaptı. Sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamalar, sadece bir siyasi değerlendirme değil; aynı zamanda bölgede yaşanan jeopolitik krizlere karşı Türkiye'nin tavrını yansıtan güçlü bir mesaj olarak dikkat çekti.
İsrail’in, Suriye’nin egemenlik haklarını ve toprak bütünlüğünü hiçe sayan hava operasyonlarına karşı yükselen bu ses, sadece diplomatik bir duruş değil, aynı zamanda bölgede şekillenen yeni denklemde Türkiye'nin yerini yeniden tarif ediyor. Çelik'in ifadeleri, bu saldırıların arkasında yalnızca askeri gerekçeler değil, çok daha derin ve sistematik bir "işgal ve yayılmacı politika" olduğuna dikkat çekiyor.
israil’in “güvenlik” bahanesi artık inandırıcılığını yitirdi
Ömer Çelik, İsrail’in Suriye’ye dönük saldırılarını bir güvenlik meselesi olarak sunmasını ise “dünyanın en büyük yalanı” olarak niteledi. Bu değerlendirme, yalnızca sert bir söylem değil; uluslararası sistemin çifte standardına yönelik bir eleştiri olarak da öne çıkıyor.
İnsanlık değerlerine hakaret olarak nitelendirilen bu saldırıların, bölgesel istikrarı hedef aldığına dikkat çekilirken, Çelik bu tutumun bir bütün olarak bölge halklarını baskı altına almaya dönük olduğunu vurguladı. AK Parti'nin bu çıkışı, aynı zamanda Türkiye'nin bölgede barış ve istikrardan yana tavrını pekiştiren bir siyasi zemin oluşturuyor.
Çelik’in açıklamalarındaki bir diğer dikkat çekici vurgu ise, Suriye içinde siyasi birliği zayıflatmaya çalışan odakların aslında İsrail’in soykırım politikasına hizmet ettiğine dair değerlendirmeler oldu. Bu ifade, sadece bir dış politika yorumu değil, aynı zamanda bölge içindeki karmaşık aktörlerin rollerine dair doğrudan bir teşhis niteliği taşıyor.
suriye'nin toprak bütünlüğü türkiye'nin kırmızı çizgisi olarak öne çıkıyor
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın daha önce defalarca dile getirdiği gibi, Türkiye'nin dış politika çizgisinde Suriye’nin egemenliği ve siyasi bütünlüğü değişmez bir ilke olarak kabul ediliyor. Bu çerçevede yapılan açıklamalar, sadece bir duruş beyanı değil, aynı zamanda bölgesel barış için verilen diplomatik mücadelenin bir parçası olarak öne çıkıyor.
İsrail’in bu planlı saldırılarla bölgede yeni bir harita oluşturma arzusunu taşıdığına dair analizler, uzun süredir dile getiriliyor. Ancak AK Parti’nin resmi düzeyde yaptığı bu açıklamalar, ilk kez bu denli doğrudan ve net bir üslupla bu planlara karşı durduğunu ortaya koyuyor.
Bu bağlamda, Çelik’in “İsrail planının parçası olmak dışında kimsenin eline bir şey geçmez” ifadesi, Türkiye’nin hem askeri hem de diplomatik alanlarda bu tür girişimlere karşı hazırlıklı olduğuna işaret ediyor.