Türkiye’nin su kaynaklarını koruma çabalarını sanatla buluşturan “Sıfır Atık Mavi – Damla Damla” sergisi, küresel iklim krizine karşı dikkat çeken bir çevre diplomasisi örneği sundu.
Açılışı Emine Erdoğan ve Bakan Kurum gerçekleştirdi
New York’un önemli sanat mekânlarından Guastavino’s’ta düzenlenen serginin açılışını, Emine Erdoğan ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum birlikte yaptı. Açılışa, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, BM-Habitat İcra Direktörü Anaclaudia Rossbach, COP29 Başkanı Mukhtar Babayev, Avustralya İklim Değişikliği Bakanı Chris Bowen ve çok sayıda uluslararası temsilci katıldı.
Sergide, Türkiye’nin başta Salda Gölü olmak üzere Van, Meke, Eğirdir ve Beyşehir gölleri ile İzmit Körfezi’nde yürüttüğü çevre projeleri, görsel ve işitsel anlatımlarla dünyaya sunuldu. Katılımcılar, Sıfır Atık İyi Niyet Beyanı’nı da sergi alanında imzalayarak çevre duyarlılığına destek verdi.
Bakan Kurum: “Mavi bizim umudumuzdur, su medeniyetimizdir”
Serginin açılışında konuşan Bakan Murat Kurum, dünyanın iklim krizinin derin etkileriyle karşı karşıya olduğuna dikkat çekerek, Sıfır Atık Hareketi’nin bu sürece verilen anlamlı bir cevap olduğunu söyledi, “Bir pet şişeyi geri dönüştürdüğümüzde, bir balığın hayatını, bir çocuğun umudunu kurtarıyoruz. Mavi, bizim umudumuzdur; su, bizim medeniyetimizdir.”
Türk-İslam kültüründe suyun sadece bir yaşam kaynağı değil, aynı zamanda birleştirici bir güç olduğunu vurgulayan Kurum, serginin bu anlayışı sanatla birleştirdiğini belirtti.
“Sıfır Atık Hareketi’nde yeni bir döneme giriyoruz”
Bakan Kurum, Sıfır Atık Hareketi’nin 2017’den bu yana önemli adımlar attığını ve 2026 itibarıyla tüm Türkiye’de Ulusal Depozito Yönetim Sistemi’nin hayata geçirileceğini duyurdu. Türkiye’de plastik poşet kullanımının yüzde 75 azaldığını ve binlerce ton atığın geri dönüştürüldüğünü hatırlatan Kurum, su kaynaklarına yönelik projelerde de somut ilerlemeler kaydedildiğini ifade etti.
Türkiye’nin örnek projeleri sergide öne çıktı
Sergide yer alan projeler arasında Salda Gölü’nün korunması, Marmara Denizi’ndeki müsilajla mücadele, Meke Gölü’nün yeniden canlandırılması ve Van Gölü’ndeki dip çamuru temizliği dikkat çekti. Ayrıca İzmit Körfezi’nin ekolojik restorasyonu ve tekneler için MAPA Şamandıra sistemi gibi uygulamalar da ziyaretçilere aktarıldı.
Sanatla anlatılan çevre mesajı
Serginin girişinde yer alan “Buzul Tüneli”, iklim değişikliğinin etkilerini çarpıcı bir biçimde gözler önüne serdi. “Are You Blue Aware – Mavinin Farkında Mısın?” alanında ise deniz kirliliği ve tek kullanımlık atıkların tehditleri görsel enstalasyonlarla işlendi.
Sanatçı Ali Saran’ın “Sound of Water” isimli müzik eseri ile Taha Baydar’ın camdan oluşan “Nefes” enstalasyonu sergiye duygusal bir derinlik kattı. Garip Ay’ın ebru çalışmaları ve Gökhan Doğan’ın deniz çayırlarına odaklanan dijital enstalasyonu, Anadolu’nun su kültürünü çağdaş bir bakışla yeniden yorumladı.
Anadolu’nun su medeniyeti vurgulandı
Serginin “Su Medeniyeti” bölümünde Mimar Sinan’ın su mimarisi, Fuzuli’nin Su Kasidesi, geleneksel hamam kültürü ve çeşme kitabeleri yer aldı. Yapay zekâ ile yeniden üretilen “Anadolu Motifleri” bölümü ise suyun kültürel bir hafıza olarak nasıl yaşatıldığını gösterdi.
“Sıfır Atık Mavi – Damla Damla” sergisi, Türkiye’nin çevresel vizyonunu uluslararası platformda sanatın evrensel diliyle buluşturdu. Sergi, suyun yalnızca doğal değil, kültürel bir miras olduğunu bir kez daha hatırlattı.
