İstanbul
Açık
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Yeni Birlik Gazetesi Sağlık Antiybiyotik ile şaka olmaz

Antiybiyotik ile şaka olmaz

Memorial Bahçelievler Hastanesi İç Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Aytaç Karadağ, “18 Kasım Avrupa Antibiyotik Farkındalık Günü” öncesinde bilinçsiz antibiyotik kullanımının yol açtığı zararlar ve korunma yolları hakkında bilgi verdi

Türkiye, Avrupa’da en fazla antibiyotik kullanan ülke konumunda bulunuyor. Son yıllarda bilinçli antibiyotik kullanımı konusundaki farkındalık çalışmaları ve reçetesiz antibiyotik alınamaması gibi tedbirlere rağmen rakamlar hala yüksek seyrediyor. Yılda 250 milyondan 170 milyon antibiyotik kutusuna düşen tablo umut verse de antibiyotikler hala en fazla bilinçsiz kullanılan ilaçlar listesinde yer alıyor. Memorial Bahçelievler Hastanesi İç Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Aytaç Karadağ, “18 Kasım Avrupa Antibiyotik Farkındalık Günü” öncesinde bilinçsiz antibiyotik kullanımının yol açtığı zararlar ve korunma yolları hakkında bilgi verdi.

2 yıl zararı olabilir
lBilinçsiz antibiyotik kullanımı;
lKaraciğer ve böbreklerde harabiyet gelişmesine,
lAntibiyotiklere karşı direnç gelişimine,
lMantar enfeksiyonlarının oluşumuna,
lMali kayıplara,
lBağırsaktaki probiyotiklerin kaybedilmesine neden olmaktadır.

Bağırsaklarda probiyotik adı verilen yaklaşık 100 trilyon yararlı bakteri vardır. Bu probiyotikler; sindirimi kolaylaştırır, B-K vitaminlerini üretir, immün sistemi destekleyerek kansere karşı korur ve zararlı mikropların çoğalmasını engelleyerek hastalıkları önler. Bilinçsiz şekilde tek bir tane bile antibiyotik alındığında bu probiyotikler yüzde 20 oranında kaybolmaktadır. Bu probiyotikleri tekrar bağırsaklara geri kazandırabilmek; en iyi organik beslenmeyle bile maalesef 2 yıl içinde mümkün olabilmektedir. Bebeklik döneminde kullanılan antibiyotikler ise yaşamın ilerleyen dönemlerinde probiyotik kaybına neden olarak çocukları enfeksiyonlara karşı duyarlı hale getirmektedir.

Gereksiz durumlara dikkat
Ateş yüksekliği antibiyotiğin gereksiz kullanımının en sık sebebidir. Antibiyotikler ateş düşürücü değildir. Ateş; bağışıklık sisteminin alarme olması sonucu oluşan, mikropları, tümörü doğrudan yok eden, immün sistem elemanlarını ortama çeken ve vücudun yararına çalışan bir savunma mekanizmasıdır. Buna rağmen ateş yükselmesinde uzmana danışılmadan antibiyotik kullanımı toplumda çok yaygın görülmektedir.
İltihabi ateş veya ateşli hastalıklardan en sık görüleni üst solunum yolu enfeksiyonu denilen farenjit, larenjit, tonsillit, sinüzit gibi durumlardır. Üst solunum yolu enfeksiyonlarının yüzde 75’i viral olduğu için ve antibiyotikler sadece bakterilerle savaştığı için çoğunlukla antibiyotik kullanımı gereksiz olmaktadır.
İshal vakalarının sadece yüzde 10-20’sine antibiyotik önerilir. Gereksiz yere alınırsa da probiyotik dengesini olumsuz etkileyerek ishalin iyileşme sürecini uzatabilir.
Grip, nezle gibi hastalıklar viral kökenli olduğu için antibiyotik alınmamalıdır.
Sadece ağır enfeksiyon, sepsis, endokardit denilen kalp zarı enfeksiyonu, menenjit denilen beyin zarı enfeksiyonu ve zatürre gibi hayatı tehdit edici durumlarda antibiyotik alımına zaman kaybedilmeden başlanılmadır.

10 milyon kişi ölebilir
Yanlış antibiyotik kullanımı dirençli mikropların çoğalmasına neden olmaktadır. Şu ana kadar üretilen 100’den fazla antibiyotiğin pek çoğuna mikroplar direnç geliştirmiş durumdadır. Bu dirençli mikroplardan dolayı 2050 yılına kadar tüm dünyada 10 milyon kişinin öleceği tahmin edilmektedir. Bu durumunda tüm dünyada ekonomiye ek maliyetinin ise 100 trilyon dolar olacağı öngörülmektedir. Ayrıca yaygın bilinenin aksine antibiyotiklerin yüzde 80’inin hayvancılıkta kullanıldığı bilinmelidir. Büyümenin hızlanması amacıyla kullanılan bu antibiyotiklerin verildiği hayvanların tüketilmesi de dolaylı olarak tüketen insanları etkilemektedir. Avrupa Birliği 2006 yılında hayvanlarda büyüme amaçlı antibiyotik kullanımını yasaklamıştır.

Hayati faktörler neler?
Bilinçli ve akılcı antibiyotik kullanımına doktor kontrolünde başlanmalıdır.
Sadece bakteriyel olduğu kanıtlanan hastalıklarda kullanılmalıdır.
Mecbur kalınmadıkça geniş etkili antibiyotiklerden kaçınılmalıdır.
Bağırsak probiyotiklerini koruma amacıyla probiyotik-probiyotik kombinasyonu ile birlikte kullanılmalıdır.
Direnç gelişmemesi amacıyla saatlerine dikkat edilerek kullanılmalıdır.
Zamanından önce bırakılmamalıdır.
Antibiyotiklerin çoğu karaciğer ve böbrek yoluyla vücuttan atılırlar. Bu nedenle karaciğer ve böbrekte tahribat yapabilmektedir. Böbrek ve karaciğer hastalarında, antibiyotik tedavisi gerekiyorsa düşük dozlu veya böbrek-karaciğer atılımı olmayan ilaçlar tercih edilmelidir.