Vücudunda Beş Böbrekle Hayata Tutundu
Mersin’in Tarsus ilçesinde yaşayan 30 yaşındaki Rabia Çınarkaya, üçüncü kez gerçekleştirilen böbrek nakliyle yeniden sağlığına kavuştu. Küçük yaşlardan bu yana böbrek rahatsızlığıyla mücadele eden Çınarkaya, geçirdiği zorlu tedavi süreçlerine rağmen hayata sıkı sıkıya tutundu.
Henüz 13 yaşındayken baş ağrısı ve kusma şikayetleriyle hastaneye başvuran Çınarkaya'ya, nefrotik sendrom teşhisi konuldu. Beş yıl süren periton diyaliz tedavisinin ardından 2011 yılında Adana'da kadavradan ilk böbrek naklini aldı. Ancak hastalığı 2017’de nüksedince, bu kez teyzesi Telli Fidanoğlu'nun bağışladığı böbrek ile Mersin Üniversitesi Hastanesi’nde ikinci nakil gerçekleştirildi.
Hamilelik sürecinde yaşadığı sağlık problemleri nedeniyle ikinci böbreği de işlevini yitirince, son çare olarak Gaziantep Üniversitesi Kahraman Eruslu Böbrek Nakli Hastanesi'nde ablası Başak Fidanoğlu'nun bağışladığı böbrekle üçüncü kez nakil yapıldı.
Üçüncü Nakil Başarıyla Gerçekleşti
Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özlem Usalan, gerçekleştirdikleri üçüncü nakil sürecinin zorluklarına dikkat çekerek, şunları ifade etti:
"Her yeni nakil, bir öncekine göre daha fazla risk taşır. Üçüncü nakil öncesinde yüksek antikorları temizlemek için özel tedaviler uyguladık. Ancak gelişen tekniklerle artık bu nakilleri daha başarılı şekilde yapabiliyoruz. Yeter ki uygun verici bulunsun."
Usalan, üçüncü nakli gerçekleştirirken vücutta işlevsiz hale gelen önceki böbreklerin alınmadığını belirtti. Sadece vücuda zarar verme riski taşıyan böbreklerin cerrahi müdahaleyle çıkarıldığını, diğerlerinin ise vücutta bırakıldığını söyledi.
"Yeniden Hayat Buldum"
Hastalığı nedeniyle uzun yıllardır mücadele eden Rabia Çınarkaya, yaşadığı duyguları şu sözlerle dile getirdi:
"Bu üçüncü nakil için çok araştırma yaptım. Çoğu merkez riskli bulduğu için kabul etmedi. Buraya geldim ve yeniden hayat buldum. Şimdi vücudumda beş böbrekle yaşıyorum. Şaşırtıcı geliyor ama her yeni nakil bana yeni bir umut verdi. Yeniden doğmuş gibiyim."
Organ bağışının önemine vurgu yapan Çınarkaya, bağış yapmanın hastalara umut olduğunu belirterek, "Kimse organ bağışından korkmasın. Her hasta ikinci bir şansı hak eder." dedi.
Rabia’nın babası Cevdet Başakçı da kızının sağlığına kavuşmasından büyük mutluluk duyduğunu ifade etti.