Teknolojinin Kalbinde Nitinol Var
Yeni sistemin temelinde yer alan nitinol, şekil hafızalı ve süperelastik özellikleriyle dikkat çeken özel bir alaşım. Bu metal, vücut ısısında yeniden şekillenebilme kabiliyeti sayesinde damar içi uygulamalarda ideal bir çözüm sunuyor. Kalp içi uygulamalarda, hedef bölgeye ulaştığında kendiliğinden doğru forma bürünerek anatomik olarak sabitleniyor.
Cerrahide Devrim: Göğüs Açılmadan Müdahale
Capstan’ın robot destekli kateter sistemi, endovasküler yollarla, yani damarlar içinden ilerleyerek kalbe ulaşıyor. Bu teknik sayesinde hastanın göğsü açılmadan işlem tamamlanabiliyor. Geleneksel açık kalp ameliyatlarına göre daha az riskli olan bu yöntem, hastalar için daha hızlı iyileşme süreci ve daha düşük komplikasyon oranı vaat ediyor.
Mitralin Ötesinde: Triküspit Kapaklar da Hedefte
Bu teknoloji yalnızca mitral kapak replasmanıyla sınırlı değil. Aynı sistemin triküspit kapak değişimleri için de uyarlanabileceği bildiriliyor. Kalbin sağ tarafında yer alan bu kapak, çoğu zaman tedavi dışında kalırken, Capstan’ın çözümü bu bölgedeki tedavi boşluğunu dolduracak potansiyele sahip.
Yüksek Riskli Hastalar İçin Yeni Umut
Özellikle yaşlı ve cerrahi riski yüksek hastalar için bu teknoloji önemli bir alternatif oluşturuyor. Açık ameliyat riski taşıyan bireyler, robot destekli bu yöntem sayesinde güvenli ve etkin bir tedavi süreci geçirebilir. Bu durum, hasta yaşam süresini ve konforunu doğrudan etkileyebilir.
Geleceğe Bakış: Klinik Denemeler Yaygınlaşıyor
Capstan Medical, bu teknolojiyi daha geniş hasta gruplarında test etmek üzere yeni klinik deneme fazlarına geçmeye hazırlanıyor. İlk başarıların ardından gelen bu süreç, teknolojinin yaygın kullanımı açısından belirleyici olacak. Eğer sonuçlar beklenildiği gibi giderse, robot destekli kapak replasmanları kardiyoloji alanında yeni bir standart haline gelebilir.
Kaynak: MedicalDesign