Tıbbın Yeni Mühendisi: Yapay Zekâ
Artık birçok teşhis süreci, hastane yönetimi, görüntüleme analizi ve ilaç keşfi gibi karmaşık işlemler yapay zekâ ile destekleniyor. Harvard’dan yapay zekâ uzmanı Finale Doshi-Velez’e göre, YZ sistemleri, büyük veriyi insan beyninin kapasitesinin çok ötesinde işleyerek doktorlara daha kesin ve kişiselleştirilmiş bilgiler sunabiliyor.
Kanser teşhisi, diyabet yönetimi, nörolojik hastalıkların takibi gibi alanlarda YZ destekli modeller, insan uzmanlardan daha hızlı ve çoğu zaman daha isabetli sonuçlar veriyor. Ancak bu verimlilik, “insani dokunuşun” yerine geçemiyor.
Tıp Etiği ve Güvenlik: Asıl Sınav Burada
Yapay zekâ ne kadar doğru kararlar alabilir? Hataları kim üstlenecek? Veri mahremiyeti nasıl korunacak? Harvard’da sağlık hukuku uzmanı Glenn Cohen’e göre, bu sorular yalnızca mühendislik değil, etik, hukuk ve sosyal denetim meseleleridir. YZ’nin hatalı bir teşhis koyması durumunda, bunun sorumluluğunu kimin üstleneceği hâlâ gri bir alan.
Ayrıca, bazı algoritmalar geçmiş verilerdeki önyargıları da beraberinde taşıyabilir. Örneğin; belirli etnik grupların sağlık verileri yeterince temsil edilmediğinde, bu gruplara yönelik teşhislerde hata payı artabilir.
Robotlar Doktorların Yerini Alacak mı?
Harvard Tıp Fakültesi öğretim üyelerinden biri bu soruya şöyle cevap veriyor: “Hayır. Yapay zekâ doktorların yerini almayacak ama onları daha etkili hale getirecek.” Teşhis sürecinde YZ bir asistan gibi çalışırken, tedavi kararlarının merkezinde hâlâ insan sezgisi ve klinik deneyim yer alacak.
YZ ayrıca hekimlerin idari yüklerini azaltarak, hastaya daha fazla zaman ayırmalarını mümkün kılabilir. Bu da sağlık sistemlerinde “insan merkezli” bir yaklaşımın güçlenmesine olanak tanır.
Kaynak: https://news.harvard.edu/gazette/story/2025/03/how-ai-is-transforming-medicine-healthcare/